MART2018
ÖRSELLİ KÖYÜ
Yunt Dağı'nın harika motifli halılarını gördünüz mü? Örselli Köyü Öyle soğuk bir günde geldik ki ortalıkta kimseler yok. Bacaların neredeyse tamamı dumanlı... İçinizde ince saclı odun sobalarının çıtır çıtır yanan ateşinde ısınmışlar var mı bilemem ama benim iki unutamadığım iki anım var. Birisi Kars'ın Göle kazasının Yeleçli köyünde, askerlik arkadaşlarım ile birlikte konuk olduğum evdeki sobadır. Odanın ortasında bir ateş topu gibi duran adeta içinde yanan odunları görebildiğim ve verdiği ısıya inanamadığım bir saboydı. İkincisi de anneannemin Eşrefpaşa Rakım Elkutlu Caddesi'ndeki evinin geniş mutfağındaki kuzinedir. Örselli halkı evlerinde sobaların sıcaklığına sığınmış mutlu mesut yaşarken bendeniz fotoğraf çekmeye devam ediyorum. Köyün geçim kaynaklarından birinin hayvancılık olduğu hemen belli oluyor çünkü sokaklarda ineklerin dansı var. Örselli'ye bir Hindistan köyü benzetmesi yapmaya hazırlanırken 'mal'ları otlamaları için köyün dışına 'ho ho' sesleri ve taş atarak kovalayan bir köylüye rastladık ve dört yanımızda turist modunda dolaşan ineklere rağmen Hindistan'da olmadığımızı anladık. Merhabalaştık... "Eve kendileri mi dönüyor" diye sordum. Gülerek cevap verdi... "Herkes evinin yolunu bilir. Bizimkiler bugün erken döndü. Hava soğuk ama güneşi severler aslında..." Köyün sokaklarında dolaşırken ineklerin hacet giderme özgürlüklerine de bolca rastlıyorsunuz. Düşünmeden edemiyorum. Bunların temizliği imece usulü ile mi yapılıyor acaba?