NISAN2019 Prof. Dr. Levent Kırılmaz
Kendini Sevmek (1)
“Başkalarından saygı, ilgi veya sevgi bekliyorsan, önce sırasıyla kendine borçlusun bunları. Kendini sevmeyen birinin sevilmesi mümkün değildir. Sen kendini sevdiğin halde, dünya sana diken yolladı mı, sevin. Yakında gül yollayacaktır demektir.” (Şemsi Tebrizi) Bütün hayatımız boyunca, başkalarını sevmek, kendimizi onlar için feda etmek ve onlar için sorumluluk duymak gerektiği şeklinde eğitildik. Ama hiç kimse bize, kendimizle bir uyum içine girmemiz ve kendimizi nasıl sevmemiz gerektiği konusunda bir şeyler söylemedi. Seni seviyorum demeden önce kendimi seviyorum kavramı üzerinde düşünün. Acaba başkalarını, kendinizden kaçmak için mi sevmeye çalışıyorsunuz? Hep başkalarının sizi sevmelerini mi bekliyorsunuz? Sevgiyi öğrenmek ve üzerinde çalışarak geliştirmek mümkündür. Başka birini sevmeye kalkışmadan önce, kendinizi sevmeyi öğrenin. Yoksa bu sevginiz, kendini sevme yeteneksizliğinin bir alternatifi olmaktan ileri gidemez. Kendinizle yapacağınız önemli bir anlaşma, kendinize saygılı davranmaktır. Kendinizle ilişki çok önemlidir. Kendinizden hoşlanmadığınızda ve hatta daha da kötüsü kendinizden nefret ettiğinizde içsel konuşmaya zehir bulaşır ve siz kendinizle öyle konuşursunuz. Kendinizi sevdiğinizde, kendinize iyi ve sevecen davrandığınızda bu kendiniz ile iyi bir ilişkidir. O zaman her ilişkiniz düzelecektir ama bu daima kendinizle başlar. Eğer kendimize karşı iyi ve sevecen değilsek diğer insanlarla konuşurken böyle olmayı bekleyemeyiz. Eğer kendimizi iyi hissetmiyorsak, eğer duygusal öfke ile doluysak ondan kurtulmamız gerekir. Eğer ortaya çıkması gereken bir öfke ya da kıskançlık barındırıyorsak, sözlerimiz o duyguları taşıyacaktır. Kendinizle ilişkinizi düzeltmeye doğru ilk adım kendinizi olduğumuz gibi kabul etmektir. Kendinizi nasıl seveceğinizi öğrenmeye ihtiyacımız yoktur. Kendinizi neden reddettiğinize dair nedenleri unutmaya ihtiyacınız vardır ve doğanız gereği kendinizi seversiniz. Kendinizi çok sevene kadar ve bu yüzden kendinize ihtiyaç duyduğunuz her şeyi verene kadar. Artık kendinizi en sona bırakmazsınız, kendi varlığınızdan memnun oldukça yaşamınızdan ve çevrenizdeki herkesin varlığından daha çok hoşnut olursunuz. Kendinizi şu an sevin. Kendinizden memnun olmak bir alışkanlıktır. Bir kez kendinizi sevmeyi öğrendiğinizde başka insanları sevmeyi ve olduğu gibi kabul etmeyi de öğrenebilirsiniz. İÇİMİZDEKİ ÇOCUK “Şimdi bir an durun ve içinizdeki çocuğa onunla ilgilendiğinizi söyleyin.” “Seninle ilgileniyorum.. Seni Seviyorum. Onunla konuşmaya başlayın.” “Onu nasıl mutlu edebileceğinizi sorun.” “Nasıl yardımcı olabileceğinizi ve sizden ne istediğini sorun.” “İçinizdeki küçük çocukla oynayın elini tutun ve onu sevin.” “Çocuğun sevdiği şeyleri söyleyin; küçükken ne yapmaktan hoşlanırdınız.” “Diğer çocukların oyunlarını izleyin. Bu size anılarınızı getirecektir.” “Kendiniz ve içinizdeki çocuk için harika bir hayat yaratın.” “Evcil hayvanınızın sizi kapıda karşılamasının ne demek olduğunu bilirsiniz.” “Sadece orada olmanızla ilgilenir ve sizi koşulsuz bir şekilde sever.” “Kendinizi koşulsuz bir şekilde ve açık kalplilikle kabullenin.” “Kendinizi ve o çocuğu iyileştirmenin yolunu bulacaksınız.” “Duygularımızı hissetmeye ve onların ötesine geçmeye istekli olmalıyız.” “Unutmayın, yüksek gücümüz daima çabalarımızı desteklemek için hazırdır.” “Çocukluk yıllarınız nasıl geçmiş olursa olsun hayatınızı siz yönetiyorsunuz.” “SEVGİ, bildiğim en büyük silgidir.” “En derin ve en acı verici anıları bile siler, her şeyden çok daha derine iner.” “Seçenek ve güç daima sizin içinizdedir.” “Kendinizi ve içinizdeki o küçük çocuğu sevin…” (Louise L. Hay). Herkesin, her şeyin inadına kendine sarıl. Sen başarısız değilsin. Sen zavallı değilsin. Sen yetersiz değilsin. Sen kötü, cezalandırılması gereken bir varlık değilsin. Sen sevilmeyi hak ediyorsun. Sen değer görmeyi hak ediyorsun. Sen çok başarılısın. Sen her şeyin en iyisine ve en güzeline layıksın. Sen çok önemlisin. Sen çok özelsin. Sen muhteşemsin. Kaynak: Levent Kırılmaz, Yaşama Sanatı, Ege Üniversitesi Yayınları, Üçüncü Baskı, 2019