TEMMUZ2018 Ayse Perin (Tatari)
Tavşan Yılı
Bir kitap adı; “Tavşan Yılı”… Fince adıyla Janiksen Vuosi İngilizce adıyla ‘The Year of The Hare’… 1975 yılında yazar Arto Paasilinna tarafından yazılmış,41 dilde yayınlanmış. Türkçeye ilk çevirisi 1991 yılında… İki kez beyazperdeye uyarlanmış. Seattle Post kitap için şöyle diyor ”Kendinizi bir tavşanın hayatınıza girmesini dilerken buluyorsunuz” Kitap şöyle başlıyor: ”Yorgun argın iki adam, araba, yol: Batan güneş, tozlu ön camdan dalıyor, gözlerini acıtıyordu. Yaz ortasıydı ama bu kumlu yan yolun manzarası, adamların bitkin gözlerinden kaçıyordu; Fin akşamının güzelliğinin farkında değildi ikisi de… Göreve çıkmış bir muhabir ve bir fotoğrafçı; insanın iyi niyetine inancı kalmamış, orta yaşa yaklaşan iki tatminsiz adam. Gençlik hayallerini gerçekleştirmek şöyle dursun, yanına bile yaklaşmamışlardı. İkisi de hem aldatmış hem aldatılmış birer kocaydı; mide ülseri, her ikisi için de yoldaydı ve günlerini dolduran daha bir sürü endişeleri vardı…” Özet: Orta yaşın eşiğinde, modern hayatın bunaltıcılığından bezmiş bir gazeteci, fotoğrafçı arkadaşıyla haber peşinde giderken arabaları yavru bir yaban tavşanına çarpar. Gazeteci arabadan iner, yavrunun yarasını sarar ve arkadaşının çağrılarına ya da zihninde ona geri dönmesini söyleyen sese aldırış etmeden tavşanla birlikte ormanın içinde gözden kaybolur…Böyle başlar kahramanımız Kaarlo Vatanen ’in kendine yeni bir hayat icat edeceği uzun yolculuğu… Tavşan Yılı, İskandinav edebiyatının kült eserlerinden biri haline gelmiş… Öykü, kimi yerde absürde uzanan bir değişme, değiştirme öyküsü… Zeki, mizahi tarafı güçlü ve özgürleştirici bir roman. Pek çoğumuz, belki de bir yaban tavşanının ardından bilinmeyen bir yolculuğa çıkmak isteyebiliriz… Ya da hayatımızı sadeleştirip doğanın kucağına atlayıp bir yaban tavşanı gibi yaşamak arzusunda olabiliriz. Doğrusunu isterseniz ben, bir yaban tavşanın peşinden gitmeyi istemedim hiçbir zaman… Ama insan olarak daha sade ve doğal bir hayatın içinde olmak ta istedim. Şehirli bir kadın ruhuna sahip olmama rağmen sürekli iyi ve düzgün giyinmek, bakımlı olmak, her sabah sorumluklara uyanmak, işi düşünmek, ödenecek faturaları takip etmek bıktırıyor… Kişisel sorumluluklara bir de ülkenin hal ve gidiş endişesi de eklenince durum tam bir bunalım… İşte bu nokta da ne yapmalı? Herkese göre hayatlar mevcut, istediğimiz paketi seçebiliriz diyenleriniz olabilir… Ama o kadar da kolay değil, bir kere saplandınız mı kolay çıkamayacağınız bir bataklık gibi hayat. Büyük şehirlerde yaşamanın bedeli ağır. Şehir kurallarını koyuyor… Hafta sonları daha sakin kasabalara sığınmak insanı bir nebze rahatlatıyor, bir mola hayatı daha kolay göğüslememizi sağlıyor; Şarj oluyoruz bir anlamda… Yaban Tavşanı bir sembol belki de… Bizi saran, boğan kent yaşamı, medeniyet çemberi öylesine yıpratıcı ve bıkkınlık verebiliyor ki insan bir tavşan bahanesi ile her şeyi terk edip bilinmeyene, bütün konforsuzluk ve risklerine rağmen doğanın sonsuz derinliklerine kendini atabiliyor. Elbette herkese uymayan bir radikal karar. Yazar Paasilinna rutin yaşamın çaresizliğini ve bıkkınlığını ifade ettiği cümlelerden biri: ”Kabuklu hayvan misali kamburları çıkmış bu iki dalgın adam, o güzel yaz akşamında arabayla yol tepiyor, huysuz hallerinin ne kadar acınası olduğunu bile fark edemiyorlardı. İnatçı, yorucu, bitmek tükenmeyen bir yolculuktu…” Çağdaş Finlandiya edebiyatının uluslararası alanda en tanınmış yazarı Arto Paassilinna, bir adamın kentteki hayatını geride bırakıp tavşanıyla birlikte Finlandiya kırsalında geçirdiği bir yılı anlatırken, günümüz insanının yozlaşmış, mekanikleşmiş hayatına ilişkin keskin bir eleştiriyi de barındıran, hareketli ve eğlenceli bir roman oluşturuyor. Gazeteci, çizgi roman ve roman yazarı Paasilinna1942 yılında Finlandiya’nın Laponya bölgesinde doğmuş…33 yaşında gazeteciliğin giderek yüzeysel ve anlamsız hale geldiğine karar vererek, hayatını radikal biçimde değiştirmeye karar vermiş… İşi bırakıp, geçimini sağlamak için teknesini satmış ve “Tavşan Yılı” nı yazmaya koyulmuş. Kitap büyük bir başarı getirmiş… O günden bu yana 35 roman yazmış…2009 yılında geçirdiği felç nedeni ile yazmayı bırakmış, halen Helsinki’de yaşıyor. Tavşan Yılı, birbirini tamamlayan bir dizi hikâyeden oluşuyor… Kitap, doğaya bütünleşme, romatizm ile birlikte bir değişimin hikâyesi... Basit eğlenceli hafif bir görüntü verirken; okuyucuyu derin katmanlara sürükleyen modern birey- toplum eleştirisi ile ciddiye alınması gereken güzel bir roman.