AGUSTOS2017 Tutku Konuk Altındal
Baştan çıkarıcı lezzetler diyarı
Çeşme yine Çeşme... Her sene yenilenen mekanları, yorulmadan konsept değiştiren mutfakları, kendini yenilemek pahasına masraftan kaçınmayan beachleri ile vazgeçilmezlerimiz arasındaki yerini koruyor. Ama son zamanlarda Urla’ya giden var mı? Urla’da neler oluyor dedim ve iki harika mekanla karşılaştım. Bunlardan ilki baştan çıkarıcı lezzetleriyle tatlıseverleri kendine hayran bırakan İrmik Hanım Patisserie. Mint yeşili tabelası ve toz pembe minderleriyle fransız patisserielerindeki zerafeti Urla’ya getiren bir tatlısevere ait. 8 yıl önce eşiyle Foça’dan Göcek’e kadar yaşamak için bir yer ararlarken yolları Urla’ya düşmüş. Urla’nın Defne adında küçük bir kızları olduğu için yaşadıkları yerin yaz-kış yaşamaya elverişli, okul alternatiflerinin olduğu ve yurtdışı bağlantılı bir işi olan eşi için de havaalanına yakın olan bir yer olduğunu farketmeleri uzun sürmemiş. Eşinin işi nedeniyle İsviçre’de yaşadıkları süre boyunca Fransız pastacılığına olan ilgisinin üzerine gitmiş ve dünyanın en iyi aşçılık okulu olarak bilinen Paris’teki Cordon Bleu’da eğitim almaya karar vermiş. Eşini ve çocuğunu uzun süreli bırakamadığı için derslerini hızlandırılmış kurlarla ancak üç senede tamamlayabilmiş. Hacettepe Biyoloji mezunu olan Esra Özkutlu, önceden Fransız bir ilaç firmasında çalışıyormuş. Dolayısıyla Esra Hanım’ın hikayesi kendini kurumsal hayatın içinde sıkışmış hissedenler için de bir ilham kaynağı. İlk şubeyi Urla sanat sokağına açan Esra Hanım bu sokağı doğduğu yer, ikinci şubeyi açtığı yeni mekanı ise doyduğu yer olarak nitelendiriyor. Sanat sokağının bir ruhu olduğunu daha ilk görüşte farkedip ilk şubeyi burada açmaya karar vermiş ve hala buranın kendi için çok önemli olduğunu söylüyor. Bu yüzden hep olmak istediği yeri yani mutfağı ilk şubeye konumlandırmış. Zaman içinde ünü yayılan bu küçük dükkan, artan müşterileri ağırlayamaz hale geldiğinde ikinci şart olmuş. “Gelen müşteriler özenerek yaptığım tatlıları kaldırımlarda yemeye başlamışlardı. Bu tatlı işte kimseyi üzmek istemem dedim ve burayı açmaya karar verdim.” İzmir Gourmet Guide’ın düzenlediği “Bir Adım Öne Çıkanlar” kategorisine başvuru yapmadan aday gösterilmiş. Bana kalırsa pastanede sunduğu tatlıların herbiri uluslararası ödüllerde yarışmaya layık ama böyle hırsları olmayan Esra Hanım, pastaneden herkesin mutlu ayrılması bana yeter diyor. Seçim yapmak çok zor ama favorilerim Fransız usulü kurabiye, brownie cheesecake, yaban mersinli cheesecake ve dondurmalarrr. İkinci lezzet durağım ise Hacı İsa Mahallesi’ndeki Lokanta Levan. Benim de mezun olduğum İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ)’nün Mutfak Sanatları ve Yönetimi Bölümü’nü okuduktan sonra kendi işini yapmaya karar veren Şef Onur Canbulat doğduğu yere vefalı davranıp mekanını Urla’da açmış. İyiki de öyle yapmış. Her gün farklı bir menüyle konuklarını karşılayan lokantanın en önemli özelliği ise yemeklerin odun ateşinde pişmesi. Ayrıca mümkün olduğunca dışarıya bağımlı olmamaya çalışan mekanın yoğurdu, ekşi maya ekmeği ve turşunu da kendi mutfağında yapılıyor. Odun fırını ve güveç gibi geleneksel yöntemlerin kullanıldığı bu mutfakta yediğimiz yemeklerin modern sunumları dünle bugünü iyi harmanlamış kendine özgü bir hava yakalıyor. Ayrıca bir yıl gibi kısa bir sürede Urla’da yaşayan yabancı aileleri etkisi altına Onur Bey, yabancıların unutulmuş tatlara Türklerden daha çok ilgi gösterdiklerini söylüyor. Tripadvisor’ın Almanya sayfasında Urla’daki en iyi 10 restaurant arasında gösterilen Levan, aynı sitenin Türk yorumcuları tarafından 5 üzerinden 5 tam paun almayı başarmış. Uzun lafın kısası gidin görün deneyin. Her ikisini de şiddetle tavsiye ederim. Urla’nın böylesine farklı tatlara ev sahipliği yaptığını duymak çok güzel, umarım bu konuda naifliğini korur. Ne de olsa bir gün gelip burada da Adana Yüzevler açıldığını duymak istemeyiz. Bence bu noktada tüm İzmirlilere görev düşüyor. Ne dersiniz hep birlikte bu mekanları benimseyip özgün lezzetlerin tadını çıkarlarım mı?