EYLUL2017 Yayın Kurulu
İzmir trend şehir
Bir süredir İzmirliler kentin İstanbul’dan aldığı göçü konuşuyor. İzmir’in özellikle son bir yıldır “yaşanacak şehir” olarak işaretlenmesi pek çok konuyu da beraberinde getiriyor. İşin bir tarafında kentin kalkınmasıyla doğrudan bağlantılı olarak şehre gelecek yatırımlar konuşuluyor. Örneğin bu yükselen ivme sonucunda bazı şirketlerin genel merkezlerini İzmir’e taşıması söz konusu olabilir. Diğer yandan ise artan emlak fiyatlarıyla beraber hayatın da pahalılaşacağına dair kaygılar var. Kentin dokusu, planlaması ve imarıyla ilgili süreç ise ayrı bir başlık altında gündeme getirilecek kadar önemli. Ardı ardına adını duyduğumuz yeni iş ve konut projeleri bir yana imar ile ilgili süreçler soru işaretleri yaratıyor. “İzmir İstanbul olmasın” söylemi, kente emrivaki olarak dayatılan projeleri akla getirirken, Akdenizli kimliğiyle yükselmeyi, koruyarak kalkınmayı model alan bir kentin gelecek vizyonu tüm İzmirlilerin katılımına açık bir tartışmayı gündeme getiriyor. Bu ay trend şehir İzmir’in bu yeni gündemini İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanı Prof. Dr. İlhan Tekeli, EBSO, ESİAD, EGİAD ve İZKA geçmiş dönem başkanı olan Kemal Çolakoğlu, İzmir Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, CHP İzmir Eski İl Başkanı ve 24. Dönem İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel ve Hugent Genel Müdürü Özlem Veryeri Taşkaya ile konuştuk. Dergimizin Mayıs 2006 sayısında kentte mizah gelişimi üzerine yaptığımız söyleşide Büyük kaybımız Muzaffer İzgü'nün söylediklerini anısı için yeniden aktarıyoruz sayfalara... İzmir Akdeniz Akademisi’nin 2015’te “Tasarıma Çağrı” ile başlattığı süreç sonunda ortaya çıkan ve Nesne Emt tarafından yapılan “Basmane Çevresel Tasarım Projesi”; Anafartalar Caddesi’nin eski kimliğine kavuşması ve yeniden Kemeraltı’nın bir parçası haline gelmesini, Hatuniye Meydanı’nın canlandırılmasını ve bölgenin bir bütün olarak kent hayatına eklemlenmesini amaçlıyor. İzmir’in hafızasına yolculuğumuz sürüyor. Bu ay, 1989-1994 yılları arasında Karşıyaka Belediye Başkanlığı yapan Cihan Türsen’in anılarını dinledik. Tatil sonrası okula dönüşte çocukların adaptasyon sorunu yaşamaması için yapılacak şeylere bir göz atalım.. Eğitim bilimci ve yazar Aylin Çalışkan sorularımızı yanıtladı. Denizin kıyısında, içinde ve üstünde olmak… Bir şekilde deniz insanı gibi yaşayabilmek gerekiyor. Bundan olsa gerek yelkencilik ile ilgili iki haberimiz var bu ay. Anything/Dere Construction ekibi, kendi yaptıkları tekne ve amatör bir ekiple Arkas'ın profesyonel yelkencilerini geride bırakıp kupayı kaldırdı. Yarışı ve ayrıntıları yazdık. 2015 yılında kurumsal hayattan ayrılarak kendi işini kuran, halen Almanya’da yaşayan Enis İzmiroğlu ile de en büyük tutkusu olan yelkenciliği konuştuk. Yaşanacak Köyler serimizde bu ay Özdere ya da has adıyla Kesre'ye gidiyoruz... Büyükşehirden ayrılıp önce bir karavanla Kazdağı'na, ardından da bir kıyı kasabasına yerleşen Ayla Seyhun ile aromaterapi, bitkiler ve kendi markası olan Vahşi Bahçe üzerine söyleştik. Rudyard Kipling çağdaşlarıının neredeyse tamamı sosyalist iken o emperyalezmi savunan bir entellektüel. "Avrupa'ya Aydınlatan Entellektüeller" bölümümüzde keyifle okuyacaksınız Okullar açılıyor… Ancak velilerin tek derdi okul değil. Çocukların okul dışı gelişimi için artık farklı yollar, mekanlar, yöntemler aranıyor. İzmir ise bu konuda epey ilerlemiş durumda. Alternatif öğrenme pratikleri ve modelleri üzerinde duran pek çok yapı ve oluşum var. Bunlardan biri de çocukların bedensel ve psiko-sosyal gelişimlerine destek verme amacıyla kurulan Renkli Merdiven. Çocuk çalışması yapan farklı gruplarla birlikte her pazar Kültürpark'ta anneler ve çocuklarıyla bir araya gelen Renkli Merdiven ekibi, toplumsal cinsiyet eşitliği ve ekoloji gibi konuları ön plana alan pek çok atölye çalışması yapıyor. İzmir’de bir grup bisikletli her ayın son cuması Konak Meydanı'nda buluşuyor. Artan araç sayısına bir alternatif olarak trafiğe çıkan Critical Mass’i anlatıyoruz. Sanat eserini ulaşılabilir kılma düşüncesiyle yola çıkan ve her hafta düzenledikleri mezatlarla sanat ve sanat tüketicisini bir araya getiren KlorakSanat da Eylül sayımızda. Dünya turu yapmak için ekim ayında yola çıkacak olan Özlem Çakır ve Alphan Fiçor ile tanıştıralım sizi. Asya'dan başlayacak turları Güney Amerika'ya, oradan Afrika'ya kadar uzanacak. Peki, onlar ne diyor: “Yapmak istediklerimizden bizi alıkoyan ne? Ve bizi durduran şeyler, yapmamaya değer mi?" Eylül geldi, şehir kalabalıklaştı ve kent merkezinde hayat yeniden yükseliyor. Sokaklarda olmanın tam zamanı. Keyifli bir ay olsun…