OCAK2021
İZMİR'DE GİRİŞİMCİLİK
Ege Toplantısı’nda İzmir’deki girişimcilik ekosistemi konuşuldu EGİAD tarafından düzenlenen 79. Ege Toplantısı 100’ün üzerinde iş dünyası temsilcisinin katımıyla gerçekleşti. İZTO İzmir Ticaret Odası Başkanı Mahmut Özgener ve TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski’nin yer aldığı etkinliğin açılış konuşmasını EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Aslan yaptı. Pandeminin çalışma yaşamına getirdiği bazı avantajlar olduğunu da belirten EGİAD Başkanı Aslan, salgın öncesinde küçük adımlarla ilerlenen uzaktan ve teknoloji tabanlı çalışma sisteminin artık hayatın ayrılmaz bir parçası haline geldiğini vurgulayarak, “İnsanların beyin gücünü fiziksel sınırlar olmadan işe katabildiği yenilikçi çalışma modelleri, çalışma kültürümüzü dönüştürmemiz gereken bir alan olacak” dedi. Pandemiden en çok mikro ve küçük ölçekli firmaların etkilendiğini de kaydetti. İzmir’deki girişimcilik ekosistemine de değinen Aslan, 2011 yılından bu yana girişimcilik konusunun EGİAD gündeminin en üst sıralarında tuttuklarını, EGİAD Melekleri aracılığıyla bu alandaki faaliyetlerin en üst düzeyde gerçekleştiğini kaydederek, “EGİAD Melekleri Yatırım Ağı 2015 yılına kurulmuştur. Bugüne kadar 1500’den fazla girişimci ile temas kurmuş, 23 girişimci-melek yatırımcı toplantısı organize etmiş ve 14 girişim projesine yatırım yapmıştır. Şehrimizde ve ülkemizde girişimciliğin yaygınlaştırılması çok önemlidir. Bu kapsamda, bölgede girişimcilik konusunda önemli bir referans noktası olmuş olan EGİAD; birçok ulusal ve uluslararası paydaş ile Ege Bölgesi’ndeki girişimciliği geliştirmek için iş birlikleri yapmaktadır” dedi. İzmir Ticaret Odası ve EGİAD Danışma Kurulu Başkanı Mahmut Özgener ise, dijital dönüşümün yaygınlaştığı, otomasyon ve robotların üretimde artan ağırlığı ile dış ticarette bölgeselleşme gibi eğilimlerin hızlandığı bir dönemden geçildiğini vurgulayarak konuşmasına başladı. İzQ Girişimcilik ve İnovasyon Merkezi’nin çalışmalarına da dikkat çeken Özgener sözlerini şöyle sürdürdü: “İzmir mevcut imalat altyapısı, dış ticaretteki ağırlığı, girişimci kültürü, eğitimli işgücü ve sosyal gelişmişlik düzeyi ile teknoloji tabanlı girişimler için en uygun şehirlerden bir tanesi. İzmir Ticaret Odası olarak girişimciliği bir gelişim alanı olarak görüyoruz. Pandemi sonrası süreçte geliştirilmesi gereken yeşil ekonomi, teknolojik inovasyon, dijital dönüşüm konuları, girişimcilik eko-sistemi içinde geliştirilme imkânı olan alanlar. Girişimcilik Ekosistemi Çalışma Grubu tarafından ortaya konulan “girişimcilik ekosistemi sıralamalarına Türkiye’den bir şehrin sokulması” amacı bizleri oldukça heyecanlandıran bir konu. Biz de göreve geldiğimiz ilk günlerde bu şehrin “İzmir” olması için bir hedef koyduk. Projelerimize de bu çerçevede şekil veriyoruz. İnovasyon Merkezi ile Ar-Ge yapan şirketleri İzmir’e çekmek ve kente getirecekleri teknolojik altyapı ve uluslararası bağlantılar ile İzmir’in inovasyon kentine dönüşümünde bir cazibe ortamı yaratmayı hedefliyoruz. Silikon Vadisi gibi girişimciliğin merkezi olan bir bölgede de ağınızın bulunması ekosistem için oldukça önemli. Birlikte yürüteceğimiz projeler ile İzQ girişimcilerimiz için Silikon Vadisine uzanan bir başarı hikayesi yaratabileceğimiz inancındayım. İzmir birçok avantaja sahip. Ilık iklimi, güvenli şehir yapısı, erişilebilir kurumları ile dijital göçebelere çalışmaya elverişli bir ortam sunuyor.” Online gerçekleşen etkinliğe ABD’den katılan TÜSİAD Türk Sanayici ve İş İnsanları Derneği Başkanı Simone Kaslowski ise, Türkiye ekonomisinin normalleşmeye, şeffaflaşmaya ve ekonomi politikalarının sadeleşmeye olan ihtiyacının net olduğunu belirterek, pandeminin hızlandırdığı dijital dönüşüm sürecine de değinen Kaslowski, “Uzaktan çalışmanın yaygınlaşması, özellikle yazılım alanında ülkemizin her yerinden gençler için istihdam olanakları sağlanması için bir fırsattır. Tüm eğitim kademelerinde eğitimin niteliğinin dijital dünyanın gereklerine göre geliştirilmesi, bilimsel altyapının güçlendirilmesi ve insan kaynaklarına yaşam boyunca doğru yatırımın yapılması gerekiyor” diye konuştu. İzmir’in girişimcilik konumlandırılmasına yönelik değerlendirmede de bulunan Kaslowski, “TÜSİAD Bu Gençlikte İŞ Var! Ege programını büyük bir şevkle yürütüyor, İstanbul’daki programa paralel olarak Ege Bölgesi’nden başvuran genç girişimcileri buradaki mentor ağı ve ekosistem ile buluşturuyoruz. Bu çalışmaları İzmir Büyükşehir Belediyesi ile geliştirdiğimiz iş birliği ile de pekiştirmeyi amaçladık. İzmir’de bir Girişimcilik Merkezi kurulması ve şehrin öncelikli sorunlarına girişimcilerin çözüm üreteceği bir program tasarlanması için yürüttüğümüz çalışmaların sonuna geldik. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in desteği ile 2021 başında açılması planlanan merkezin sadece İzmir’in değil Ege Bölgesi'nin birçok sorununa girişimciler eliyle çözüm bulunmasını sağlayacak. Bu proje belediyelerin girişimcilik ekosisteminin gelişiminde nasıl kritik bir rol oynayabileceklerine örnek teşkil edecektir” dedi.
E-DERGİ İzmir Life şimdi internette.
Tıklayın, okuyun...
Eylül/Ekim 2025 sayısında neler vardı göz atın!
AYIN MEKANLARI GÜL KEBAP

İşte istisna mekânlardan biridir Gül Kebap... Kuruluş tarihi 1949. Gül Kebap’ın özelliği sadece “iyi köfte” yapıyor olması değil. Gül Kebap yetmiş altı yıldır aynı yerde ve dördüncü kuşağın yönetiminde. “Sefer tası” misali üç katlı daracık mekânında müdavimlerinin vazgeçemediği adres. Hayranlık uyandıracak bir çaba değil midir bu? İşini, kalitesini koruyarak yapan tam bir aile işletmesi… Kurucu Mehmet Ali Gülgeze, Girit’in üçüncü büyük şehri Resmo’dan İzmir’e göçle gelmiş. Çanakkale’de savaşmış. Bayrağı, ikinci kuşak oğulları Mustafa ve Muhsin Gülgeze devralmış… Ardından torun Hüsnü Gülgeze. Ve bugün dördüncü kuşak Hüsnü’nün oğlu Burak Muhsin işin başında. “Bir Kemeraltı klasiği” olarak Gül Kebap, esnaf lokantası köfteciliğini ilk günden bugüne değişmeyen formül ve sunum geleneğiyle tavizsiz sürdürüyor.

FİLİBELİ HAN

Filibeli Han Eski İzmirlilerin hatıralarındaki Şükran Oteli, özenli bir yenileme süreci sonrasında sahiplerinin soyadını alan "Filibeli Han" Kemeraltı Çarşısı'nın yeni cazibe merkezi olarak hizmete açıldı. Günümüz ihtiyaçlarına uygun yiyecek içecek mekanlarının yer aldığı Filibeli Han'ın üst katı da keşke çeşitli el sanatları üretiminin yapıldığı atölyelere açılsa... Bizim dikkatimizden kaçmış olabilir ama binanın kısa bir tarihinin yabancı dilleri de kapsayacak şekilde bir köşede yer alması çok doğru olurdu diye düşünüyoruz.

BOŞNAKYA

Boşnakya Filibeli Han'ın yan sokağa açılan çıkışında sevimli olduğu kadar lezzetli ürünler sunan "Boşnakya" isimli bir mekan var. Kıymalı Boşnak böreği, peynirli, patatesli ve patlıcanlı börekler, yaprak sarma ve haşhaşlı börek gibi lezzetlerin ağız sulandırdığı mekanda demli bir çay veya reyhan şerbeti yanında poğaçalar ve harika tatlılar deneyebilirsiniz.Antakya'nın çıtır kabak ve kömbesi, bougatsa Selanik tatlısı, medovik Rus pastası, triliçe tatlıları sizi bekliyor. Cuma günleri menüye mantı da ekleniyor. Boşnakya'ya uğramayı ihmal etmeyin.