TEMMUZ2022
TAYFUN ÖNEL
BODRUM’UN MAVİSİNDEN CUNDA’NIN TURKUAZINA Geçtiğimiz yıl muhteşem resim paylaşımlarıyla karşılaştığım Tayfun Önel ile sosyal medyada arkadaş olduk. İlerleyen sohbetlerimizden sonra telefonunu istedim. Ayvalık’ta yaşadığını ve Cunda (Alibey) Adası’nda oturduğunu söyledi. Birkaç kez sözleştik, buluşamadık, bir akşamüstü anlaştık, mütevazı evinde bir araya geldik. Değerli eşi Gülriz Hanım’ın ikramları ve güzel bir sohbetin ardından, üst kattaki atölyesine çıktık. Gözüm ilk anda Cunda’yı kuşbakışı gören pencereye gitti. Böyle görsel güzellik bir sanatçıyı doğal olarak etkiler diye geçirdim aklımdan. Maviden sarhoş olmuş Yaptığı resimlere göz ucuyla baktım. Mavi, mavi, masmavi, mavi sarhoşu bir sanatçı, her gün her gün maviye fırça sallayınca sarhoş olmuş, sevmiş, vurulmuş maviye. Ama işin ucunda Bodrum, Cunda olunca da mavi öyle yakışıyor ki resimlere. Bodrum’da yaşadığı yıllarda da yaptığı resimlerinde genel olarak hep mavi kullanmış Tayfun Önel. Bodrum’un mavisi, Cunda’ya yerleşince, turkuaza dönmüş. Turkuaz ile mavi yakın kardeş değil mi zaten? Bir de içinde, yelkenler, kanolar, yel değirmenleri, şirin beyaz Bodrum evleri, Cunda’nın Rum mimarisi birleşip onlarca resme dönüşünce sanatçının dediği gibi renk cümbüşü yaşanıyor. Atölyesini süsleyen resimlerin arasında, ressam Tayfun Önel’e ardı ardına sorular yönelttim. “Nereden çıktı bu resim sevdası?” dedim.
E-DERGİ İzmir Life şimdi internette.
Tıklayın, okuyun...
Eylül/Ekim 2025 sayısında neler vardı göz atın!
AYIN MEKANLARI GÜL KEBAP

İşte istisna mekânlardan biridir Gül Kebap... Kuruluş tarihi 1949. Gül Kebap’ın özelliği sadece “iyi köfte” yapıyor olması değil. Gül Kebap yetmiş altı yıldır aynı yerde ve dördüncü kuşağın yönetiminde. “Sefer tası” misali üç katlı daracık mekânında müdavimlerinin vazgeçemediği adres. Hayranlık uyandıracak bir çaba değil midir bu? İşini, kalitesini koruyarak yapan tam bir aile işletmesi… Kurucu Mehmet Ali Gülgeze, Girit’in üçüncü büyük şehri Resmo’dan İzmir’e göçle gelmiş. Çanakkale’de savaşmış. Bayrağı, ikinci kuşak oğulları Mustafa ve Muhsin Gülgeze devralmış… Ardından torun Hüsnü Gülgeze. Ve bugün dördüncü kuşak Hüsnü’nün oğlu Burak Muhsin işin başında. “Bir Kemeraltı klasiği” olarak Gül Kebap, esnaf lokantası köfteciliğini ilk günden bugüne değişmeyen formül ve sunum geleneğiyle tavizsiz sürdürüyor.

FİLİBELİ HAN

Filibeli Han Eski İzmirlilerin hatıralarındaki Şükran Oteli, özenli bir yenileme süreci sonrasında sahiplerinin soyadını alan "Filibeli Han" Kemeraltı Çarşısı'nın yeni cazibe merkezi olarak hizmete açıldı. Günümüz ihtiyaçlarına uygun yiyecek içecek mekanlarının yer aldığı Filibeli Han'ın üst katı da keşke çeşitli el sanatları üretiminin yapıldığı atölyelere açılsa... Bizim dikkatimizden kaçmış olabilir ama binanın kısa bir tarihinin yabancı dilleri de kapsayacak şekilde bir köşede yer alması çok doğru olurdu diye düşünüyoruz.

BOŞNAKYA

Boşnakya Filibeli Han'ın yan sokağa açılan çıkışında sevimli olduğu kadar lezzetli ürünler sunan "Boşnakya" isimli bir mekan var. Kıymalı Boşnak böreği, peynirli, patatesli ve patlıcanlı börekler, yaprak sarma ve haşhaşlı börek gibi lezzetlerin ağız sulandırdığı mekanda demli bir çay veya reyhan şerbeti yanında poğaçalar ve harika tatlılar deneyebilirsiniz.Antakya'nın çıtır kabak ve kömbesi, bougatsa Selanik tatlısı, medovik Rus pastası, triliçe tatlıları sizi bekliyor. Cuma günleri menüye mantı da ekleniyor. Boşnakya'ya uğramayı ihmal etmeyin.