TEMMUZ2022
FESTİVAL AFİŞİNDEKİ İZMİR
Ayşe Perin Tatari ve bir festival afişinde anlatılan 35 yıllık sanat serüveni Uluslararası İzmir Festivali bu yıl 35. Yılını kutluyor. İzmir Kültür, Sanat ve Eğitim Vakfı (İKSEV)’in düzenlediği festival, dünyayı ayağımıza getiren benzersiz sanat etkinlikleriyle İzmir’in vazgeçilmez değerlerinden biri olarak hayatımızdaki yerini alıyor. Festivalin olmazsa olmazlarından biri de her yıl gelenekselleşen Afiş Yarışmasıdır. Genç nesil tasarımcıları destekleyen, onların mesleki yaşamlarında önlerini açan afiş yarışması her zaman önemlidir. Tasarımcılar İzmir’in özgür ruhunu, İzmir Festivalinin dünyayı sanatla kucaklayan ruhuyla bütünleştiren eserler vererek hayal dünyamızı zenginleştirirler. Birbirinden güzel afişlerin yer aldığı sergiyi gezmek ayrı bir keyiftir. Tasarımcıların İzmir’i ve festivali çizgilerle ifade ettikleri afişler bizi farklı bir evrene götürür, yeni üretimlere ilham kaynağı olur. Bu yıl hem İzmir Festivalin kuruluşunun 35. Yılı hem de İzmir’in kurtuluşunun 100. Yıl Dönümü. Böylesine özel bir kutlamaya uygun, İzmir’in ve festivalin ruhunu yansıtacak çok özel bir afiş tasarlanması istendi. Ayşe Perin Tatari tablo gibi bir festival afişiyle bizi tam kalbimizden vurdu. İzmir’e özgü bütün hassasiyetlere zarif dokunuşlar yapan tasarımcı, mimar, yazar, ressam Ayşe Perin Tatari 35 yıldır İzmir Festivalinin yolculuğuna birinci elden tanıklık eden bir sanatçı olarak İzmir festival afişinin hikayesini bizimle paylaştı.
E-DERGİ İzmir Life şimdi internette.
Tıklayın, okuyun...
Eylül/Ekim 2025 sayısında neler vardı göz atın!
AYIN MEKANLARI GÜL KEBAP

İşte istisna mekânlardan biridir Gül Kebap... Kuruluş tarihi 1949. Gül Kebap’ın özelliği sadece “iyi köfte” yapıyor olması değil. Gül Kebap yetmiş altı yıldır aynı yerde ve dördüncü kuşağın yönetiminde. “Sefer tası” misali üç katlı daracık mekânında müdavimlerinin vazgeçemediği adres. Hayranlık uyandıracak bir çaba değil midir bu? İşini, kalitesini koruyarak yapan tam bir aile işletmesi… Kurucu Mehmet Ali Gülgeze, Girit’in üçüncü büyük şehri Resmo’dan İzmir’e göçle gelmiş. Çanakkale’de savaşmış. Bayrağı, ikinci kuşak oğulları Mustafa ve Muhsin Gülgeze devralmış… Ardından torun Hüsnü Gülgeze. Ve bugün dördüncü kuşak Hüsnü’nün oğlu Burak Muhsin işin başında. “Bir Kemeraltı klasiği” olarak Gül Kebap, esnaf lokantası köfteciliğini ilk günden bugüne değişmeyen formül ve sunum geleneğiyle tavizsiz sürdürüyor.

FİLİBELİ HAN

Filibeli Han Eski İzmirlilerin hatıralarındaki Şükran Oteli, özenli bir yenileme süreci sonrasında sahiplerinin soyadını alan "Filibeli Han" Kemeraltı Çarşısı'nın yeni cazibe merkezi olarak hizmete açıldı. Günümüz ihtiyaçlarına uygun yiyecek içecek mekanlarının yer aldığı Filibeli Han'ın üst katı da keşke çeşitli el sanatları üretiminin yapıldığı atölyelere açılsa... Bizim dikkatimizden kaçmış olabilir ama binanın kısa bir tarihinin yabancı dilleri de kapsayacak şekilde bir köşede yer alması çok doğru olurdu diye düşünüyoruz.

BOŞNAKYA

Boşnakya Filibeli Han'ın yan sokağa açılan çıkışında sevimli olduğu kadar lezzetli ürünler sunan "Boşnakya" isimli bir mekan var. Kıymalı Boşnak böreği, peynirli, patatesli ve patlıcanlı börekler, yaprak sarma ve haşhaşlı börek gibi lezzetlerin ağız sulandırdığı mekanda demli bir çay veya reyhan şerbeti yanında poğaçalar ve harika tatlılar deneyebilirsiniz.Antakya'nın çıtır kabak ve kömbesi, bougatsa Selanik tatlısı, medovik Rus pastası, triliçe tatlıları sizi bekliyor. Cuma günleri menüye mantı da ekleniyor. Boşnakya'ya uğramayı ihmal etmeyin.