EYLULEKIM2025
BERRİN YELKENBİÇER
Hayatın sessiz ayrıntılarını satırlara taşıyan kalem BERRİN YELKENBİÇER Berrin Yelkenbiçer, insanın iç dünyasına ve hayatın sessiz köşelerine dokunan öyküleriyle edebiyat dünyasında kendine özgü yer edinen bir yazar. Bursa Anadolu Lisesi mezunu olan Yelkenbiçer, Marmara Üniversitesi’nde İngilizce Uluslararası İlişkiler eğitiminin ardından uzun yıllar bankacılık ve İngilizce öğretmenliği yapmış. Halen Anadolu Üniversitesi Felsefe Bölümü öğrencisi... Hidayet Karakuş ve Yıldız İlhan’ın yaratıcı yazarlık atölyelerinde kendini geliştiren yazar, öykü, deneme ve kitap değerlendirmeleriyle dijital ve basılı pek çok dergide yer aldı. Tepetaklak Öyküler antolojisine katkıda bulunarak edebiyat yolculuğunu farklı türlerde zenginleştirdi. Edebiyatist Yayınevi’nden çıkan Tepetaklak Öyküler, Artshop Yayıncılık’tan çıkan 21 Kadın 21 Öykü, 22 Kadın 22 Öykü, 23 Kadın 23 Öykü, 24 Kadın 24 Öykü antolojileri, Liman Yayınevi’nden çıkan Lilith Öyküleri, Luna Yayınevi’nde çıkan kolektif öykü kitabı Pencere, Son Sayfa Yayınları’ndan çıkan derleme kitap Kadınların Yüzü ve Bursa Büyükşehir Belediyesi göç temalı 2023 Öykü Yarışması seçkisinde öykü ve denemeleriyle yer almış. Cumba Kültür ve Sanat Platformu 2022 Öykü Yarışmasında ikincilik, Rüştü Şardağ Kültür ve Sanat Derneği 2023 Öykü Yarışmasında birincilik ödülleri var. 2024 yılında yayımlanan ilk öykü kitabı Balıklardan Fal Tuttum, şefkat, özlem, sessiz acılar ve insan halleri gibi evrensel temaları samimi ve derinlikli bir dille ele alıyor. Yelkenbiçer’in satırları, gündelik yaşamın sıradan görünen anlarını duygusal bir yoğunlukla yeniden kurarak okura hem tanıdık hem de yeni hisler sunuyor. Yazın yolculuğunu Panzehir Dergi, Edebiyat Haber gibi mecralardaki yazılarıyla sürdüren Berrin Yelkenbiçer; yaşamı, insanı ve edebiyatı gözlemleyen, kelimelerle ince ince işleyen bir kalem olarak dikkat çekiyor.
E-DERGİ İzmir Life şimdi internette.
Tıklayın, okuyun...
Eylül/Ekim 2025 sayısında neler vardı göz atın!
AYIN MEKANLARI GÜL KEBAP

İşte istisna mekânlardan biridir Gül Kebap... Kuruluş tarihi 1949. Gül Kebap’ın özelliği sadece “iyi köfte” yapıyor olması değil. Gül Kebap yetmiş altı yıldır aynı yerde ve dördüncü kuşağın yönetiminde. “Sefer tası” misali üç katlı daracık mekânında müdavimlerinin vazgeçemediği adres. Hayranlık uyandıracak bir çaba değil midir bu? İşini, kalitesini koruyarak yapan tam bir aile işletmesi… Kurucu Mehmet Ali Gülgeze, Girit’in üçüncü büyük şehri Resmo’dan İzmir’e göçle gelmiş. Çanakkale’de savaşmış. Bayrağı, ikinci kuşak oğulları Mustafa ve Muhsin Gülgeze devralmış… Ardından torun Hüsnü Gülgeze. Ve bugün dördüncü kuşak Hüsnü’nün oğlu Burak Muhsin işin başında. “Bir Kemeraltı klasiği” olarak Gül Kebap, esnaf lokantası köfteciliğini ilk günden bugüne değişmeyen formül ve sunum geleneğiyle tavizsiz sürdürüyor.

FİLİBELİ HAN

Filibeli Han Eski İzmirlilerin hatıralarındaki Şükran Oteli, özenli bir yenileme süreci sonrasında sahiplerinin soyadını alan "Filibeli Han" Kemeraltı Çarşısı'nın yeni cazibe merkezi olarak hizmete açıldı. Günümüz ihtiyaçlarına uygun yiyecek içecek mekanlarının yer aldığı Filibeli Han'ın üst katı da keşke çeşitli el sanatları üretiminin yapıldığı atölyelere açılsa... Bizim dikkatimizden kaçmış olabilir ama binanın kısa bir tarihinin yabancı dilleri de kapsayacak şekilde bir köşede yer alması çok doğru olurdu diye düşünüyoruz.

BOŞNAKYA

Boşnakya Filibeli Han'ın yan sokağa açılan çıkışında sevimli olduğu kadar lezzetli ürünler sunan "Boşnakya" isimli bir mekan var. Kıymalı Boşnak böreği, peynirli, patatesli ve patlıcanlı börekler, yaprak sarma ve haşhaşlı börek gibi lezzetlerin ağız sulandırdığı mekanda demli bir çay veya reyhan şerbeti yanında poğaçalar ve harika tatlılar deneyebilirsiniz.Antakya'nın çıtır kabak ve kömbesi, bougatsa Selanik tatlısı, medovik Rus pastası, triliçe tatlıları sizi bekliyor. Cuma günleri menüye mantı da ekleniyor. Boşnakya'ya uğramayı ihmal etmeyin.