EKIM2020 Ayse Perin (Tatari)
Viyana Filarmoni yaz konseri
Viyana Filarmoni yaz konseri Pandemi devam ediyor, bu gidişle de bir kış, bir bahar, bir yaz daha geçecek kısıtlamalarla… Dünyayı saran zor günlere, ülke bazındaki zorluklar paketi de eklenirse toplumca yükümüz oldukça ağır olacak. Evrene verdiğimiz mesajı düzeltelim; olumlama yapalım, iyi olsun diyelim. Kültür ve sanat, insanı dertlerden uzaklaştırabilecek sihirli bir güç… Geçtiğimiz akşamların birinde TRT2 harika bir hizmet yapıp Viyana Filarmoni Orkestrası’nın ertelenen geleneksel yaz konserini, naklen yayınladı. Aman efendim o ne zarafet… Schönbrunn Sarayı bütün ihtişamı ile aydınlatılmış, gecenin karanlığında bir mücevher gibi ışıldıyordu… Sarayın bahçesinde kurulan sahnede, Viyana Filarmoni Orkestrası, maestro Valery Gergiev yönetiminde ve mükemmel repertuarlarıyla dinleyenleri mutluluğun kapısından içeri buyur ettiler. Ben de pek çok insan gibi evimde, TV’nin karşısında, güzel bir eylül akşamı yaşadım. Schönbrunn Sarayı, Avusturya’nın başkenti Viyana’da, Habsburg Hanedanı’nın yazlık sarayı idi. Ülkede en önemli kültürel anıtların bulunduğu saray Viyana’nın turist cazibelerinden biridir. Bahçeleri ve çeşmeleri ile tanınan 1200 odalı sarayın hayvanat bahçesi Avrupa’nın en eskilerindendir. Unesco tarafından Dünya mirası olarak ilan edilmiş Barok ve Rokoko stili karışımında inşa edilmiştir. O geceki konseri izlerken, Viyana’yı hatırladım… Tertemiz muntazam cadde ve kaldırımları, müzeleri, şık ve kaliteli kafeleri, zarif insanları ve valsleri ile bir zarafet timsali kenti hafızamda tazeledim. Geçtiğimiz kış ve ilkbahar aylarından bu yana canlı konserlere hasretiz. Önce sağlık, diyor elbette can derdine düşüyoruz ama sonrasında üzerimizde bir durgunluk, hüzün ve sessizliğin getirdiği çöküntü ile ruhumuzun fakirleştiğini hissediyoruz… Sanatsız yaşam zor, yoksul, umutsuz ve kasvetli. Kendi imkânlarımızla internet ve TV den yararlanarak hayatı eve sığdırmaya çalışıyoruz. Ama konser salonları ve sergilerde insanlar arasındaki iletişim, duygusal bir alışveriş sağlıyor ve mutluluk sinerjisi veriyor şüphesiz. İKSEV tarafından düzenlenen, Uluslararası İzmir Festivali pandemi nedeni ile bu yaz yapılamadı. Geçtiğimiz yıllarda; Viyana, Berlin, Newyork, Tokyo… Ve daha pek çok önemli Filarmoni ve Senfoni orkestraları kentimizde sahne aldılar. Festival, kentin kültür ve sanat belleğinde iz bırakırken, önemli bir tanıtım misyonunu da üstlenmiş oluyor. Schönburnn Sarayı Bahçesi’ndeki bu özel konseri dinlerken… Antik Efes kenti agorasında konser veren Viyana Senfoni Orkestrasını, Efes Büyük Tiyatroda, Maestro Sir Simon Rattle yönetiminde Berlin Filarmoni Orkestrası'nı hatırladım. Daha pek çok değerli sanatçıya ev sahipliği yapan mekânları düşündüm. İyi müziğin iyi bir mekânda duyurulmasının önemi ve değerlerin buluşmasının insan ruhu üzerindeki pozitif etkisi tartışılmaz. Pandemi yaşam kalitemizi değiştirdi. Konserler, sergiler, toplantılar sanal ortama taşındı. Aktivitelerden yoksun, sosyalleşmenin giderek azaldığı bu süreçte hayatımız değişti. Hayat, evlere sığdı… Evde bunalan kent insanı, parklara, bahçelere, meydanlara sokaklara koştu, nefes alanlarına daha çok ihtiyaç duydu. Sokak, yaya kaldırımları, bisiklet yolları daha çok kullanılır oldu. Çağdaş Türk kentleri genel olarak oldukça yozlaşmış bir gelişme süreci içinde olduğu için işimiz zor oldu... Türk ve İslam geleneğinde içe dönük bir yaşam şekli nedeni ile kentlerimizde yeteri kadar meydanlara, park ve bahçelere yer verilmemiş. Biz, kentlerimizi modernleştirdiğimizi zannediyoruz, ama sonuç bir Anadolu kasabasından öteye gidememiş oluyor. Zira çağdaş kentler; meydanlar, parklar, kaldırım ve yaya bölgeleri, çiçek, ağaç ve yeşil alanlar olmadan düşünülemez… İnsanlar rahatça yürüyebilmeli, alışveriş yapabilmeli, sosyalleşip, nefes alacak alanlar bulabilmeli, emniyetle yolun diğer tarafına geçebilmeli… Bütün bunlar düşünülmeden çağdaş kentleşme mümkün olamaz. Özetle önce “insan” diyoruz… Yollar, otobanlar, köprülerden önce, evden sokağa adım atarken güvenli düzgün kaldırımlar istiyoruz. “Kaldırım” deyip geçmeyelim. Kaldırım, binalar ile ilişkilidir ve binalar ile birlikte bir kesit ile düşünülmelidir Kaldırımda, döşeme rengi, malzemesi, drenajlar, birleşme noktaları, banklar, basamaklar, elektrik direkleri, ilanlar, tabelalar, bitkiler, ağaçlar, bütün bunların birada düzenlenmesi düşünülmelidir. Sonbahar mevsimi, yürüyüş için en güzel zamandır… Mutlu ve güvenli yürüyüşler!