OCAK2022 Ayse Perin (Tatari)
Fahrelnissa Zeid “Portreler”
Fahrelnissa Zeid “Portreler” Yağmur bardaktan boşanırcasına yağıyor; evden çıkılası bir akşam olmamakla beraber heves ve heyecan ile bir sergi açılışına gidiyorum. İstinyepark İzmir DİRİMART Sanat Galerisi, ressam Fahrelnissa Zeid’in “Portreler” sergisine ev sahipliği yapıyor. Galeri’nin, geniş ve boş bir alanda düzenlenmiş olması, içeriye adım atar atmaz izleyiciyi sanat eserleri ile yüz yüze getiriyor. Fahrelnissa Zeid, Türkiye’de modernizmin önde gelen isimlerinden... Gençlik yıllarında çalışmaya başladığı ve 1975 yılında Amman’a taşınma sonrasında hayatının son dönemlerindeki “Portreler” seçkilerinin farklı dönemlerini izliyoruz. Sanatçının, yıllar boyunca, eskiz defterlerinde yer alan portrelerinde; ailesi, yakın dostları ve öğrencileri tasvir edilir. Portre ile yoğunlaştığı dönemlerde iki ayrı eğilim dikkati çeker. Önceleri, psikolojik araştırmalar niteliğinde iken; Amman dönemindekiler ise form ve renk vurgusu hâkimiyetindedir. Amman yılları, sanatçının “en yaratıcı, üretken ve ödüllendirici” dönemidir kızı Şirin Devrim’e göre... Bu yıllarda Fahrelnissa, öğrencilerine sanat dersleri verirken kendi çalışmalarında portrelere ağırlık verir. Portreler, yakın planda çalışılmış, böylece ten soyut bir yüzeye dönüşmüştür. Yüzler pek çok renk katmanları ile oluşmuş, fırça darbeleri bir ritim oluşturmuştur. Gözler iri, bakışlar düşünceli, yüz hatları basitleştirilmiştir. Modeller bu ortak özellikleri ile adeta birbirlerini andırırlar ve Fahrelnissa’ya da benzerlikler gösterirler. Bu dönemdeki en önemli ortak özellik boya katmanlarının kalın sürülmesi ile fırça darbelerinin bariz izleri ve ıspatula ile açılan yarıklardır. Arka planda monokromatik renk uygulamaları ve tonlamaları ile heykelsi belirli bir ışık kaynağı olmayan soyut portreler oluşur. Yüzler karşıdan görünür. Kostüm ve modelin arketipsel sembollerine önem verilmiş, stilize portrelerde yüzey resmin nesnesi olmuştur. Amman Dönemi portrelerinde, kompozisyonlar statik, modeller stilize, gözler büyüktür. Tendeki nüanslı tonlar ve spatula darbelerinden vazgeçmiştir. Artık, renkli lekeleri siyah konturlarla çevirmektedir. Perspektif özellikle yoktur. Sanayi-i Nefise Mekteb-i Alisi sonrasında Paris Academie Ranson, Atelier Bissiere’de sanat eğitimini tamamlamış olan Zeid; dünyanın pek çok yerinde elliye yakın sergi ve bienale katılmış, resimleri Paris Modern Sanat Müzesi, New York, Cincinatti, Edinburgh ve Pittsburgh’taki müzeler, İstanbul Resim Heykel Müzesi, İstanbul Modern, Tate Modern, Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Mathaf da yer almıştır. Büyükada’da üç katlı, ahşap bir köşkte dünyaya gelen, kalabalık ve kültürlü; özel bir ailede büyüyen Fahrelnissa Zeid’in babası, dönemin önemli şahsiyetlerinden Şakir Paşa; altı dil bilen ve çok okuyan bir kişiydi.(Sultan Abdülhamit’in gözde sadrazamlarından Cevat Paşa’nın kardeşi)ve şu anda Arkeoloji Müzesi’nin kitaplığına bağışlanmış olan 5000 kitabın bulunduğu bir kütüphaneye sahipti. Halikarnas Balıkçısı olarak bilinen Cevat Şakir Kabaağaçlı; Fahrelnissa Hanımın ağabeyi, sanatçı Aliye Berger ise küçük kız kardeşidir, ünlü seramik sanatçısı Füreya Koral ise yeğenidir. Fahrünissa , İlk evliliğini İzzet Melih Devrim ile yapar. Paris’e gider ve batı sanatı ile karşılaşır. Bu evliliği esnasında Atatürk ile tanışır ve hayran olur. Yeni Türk Alfabesi ile ilgili konferansta, Mustafa Kemal’in yanına oturtulmuş ve karatahtada ilk olarak yeni Türk Alfabesi ile Atatürk, Fahrünissa’nın adını yazmıştır. Kızı Şirin Devrim tiyatro sanatçısı, oğlu ressam Melih Devrim Türkiye’de soyut resmin öncülerindendir. İkinci evliliğini Emir Zeid ile yapan Fahrünisa, adını Arapçaya uyarlayıp Fahrelnisa olur. Ve Zeid soyadını alır. Eşi Irak kralı 1.Faysal’ın ve Ürdün Kralı Abdullah’ın kardeşi ve dönemin Irak büyükelçisidir. Bir süre sonra Irak’ta düzen bozulur... Paris’e döner. Modern üslupta önemli bir ressam olarak tanındığı Fransa’da adını “Fahrelnisa” imlası ile kullanır. Sonrasında oğlunun yaşadığı şehir Amman’a yerleşir.1991 yılına yani vefatına kadar15 yıl boyunca çok renkli bir hayat sürer. Amman’a modern sanatı getiren ilk kadın ressam olur. Çağdaş Türk kadın ressamları içinde özgün bir yeri olan Fahrünnisa Zeid, büyük boyutlarda gerçekleştirdiği yağlıboya tuvallerinde, adeta izleyicinin üzerinde hâkimiyet kurar. Türk soyut sanat anlayışına ilgi çekici katkılarda bulunan sanatçı için Tate Modern Sanat Müzesi, 2017 yılında 20.yüzyılınen önemli kadın sanatçılarından biri olarak tanımlandığı bir retrospektif ile anmıştır. 4 Eylül 1991 Amman da vefat ettiği gün, Ürdün kralı ülkesinde yas ilan eder. (Fahrelnissa Zeid “Portreler” Sergisi 10 Aralık 2021-30 Ocak 2022 İzmir İstinyePark DİRİMART sanat Galerisi’nde gezilebilir)
E-DERGİ İzmir Life şimdi internette.
Tıklayın, okuyun...
Eylül/Ekim 2025 sayısında neler vardı göz atın!
AYIN MEKANLARI GÜL KEBAP

İşte istisna mekânlardan biridir Gül Kebap... Kuruluş tarihi 1949. Gül Kebap’ın özelliği sadece “iyi köfte” yapıyor olması değil. Gül Kebap yetmiş altı yıldır aynı yerde ve dördüncü kuşağın yönetiminde. “Sefer tası” misali üç katlı daracık mekânında müdavimlerinin vazgeçemediği adres. Hayranlık uyandıracak bir çaba değil midir bu? İşini, kalitesini koruyarak yapan tam bir aile işletmesi… Kurucu Mehmet Ali Gülgeze, Girit’in üçüncü büyük şehri Resmo’dan İzmir’e göçle gelmiş. Çanakkale’de savaşmış. Bayrağı, ikinci kuşak oğulları Mustafa ve Muhsin Gülgeze devralmış… Ardından torun Hüsnü Gülgeze. Ve bugün dördüncü kuşak Hüsnü’nün oğlu Burak Muhsin işin başında. “Bir Kemeraltı klasiği” olarak Gül Kebap, esnaf lokantası köfteciliğini ilk günden bugüne değişmeyen formül ve sunum geleneğiyle tavizsiz sürdürüyor.

FİLİBELİ HAN

Filibeli Han Eski İzmirlilerin hatıralarındaki Şükran Oteli, özenli bir yenileme süreci sonrasında sahiplerinin soyadını alan "Filibeli Han" Kemeraltı Çarşısı'nın yeni cazibe merkezi olarak hizmete açıldı. Günümüz ihtiyaçlarına uygun yiyecek içecek mekanlarının yer aldığı Filibeli Han'ın üst katı da keşke çeşitli el sanatları üretiminin yapıldığı atölyelere açılsa... Bizim dikkatimizden kaçmış olabilir ama binanın kısa bir tarihinin yabancı dilleri de kapsayacak şekilde bir köşede yer alması çok doğru olurdu diye düşünüyoruz.

BOŞNAKYA

Boşnakya Filibeli Han'ın yan sokağa açılan çıkışında sevimli olduğu kadar lezzetli ürünler sunan "Boşnakya" isimli bir mekan var. Kıymalı Boşnak böreği, peynirli, patatesli ve patlıcanlı börekler, yaprak sarma ve haşhaşlı börek gibi lezzetlerin ağız sulandırdığı mekanda demli bir çay veya reyhan şerbeti yanında poğaçalar ve harika tatlılar deneyebilirsiniz.Antakya'nın çıtır kabak ve kömbesi, bougatsa Selanik tatlısı, medovik Rus pastası, triliçe tatlıları sizi bekliyor. Cuma günleri menüye mantı da ekleniyor. Boşnakya'ya uğramayı ihmal etmeyin.