MART2021
Gülhan Berkman Yakar
Oyunda kal!
Bu ay, en başta sağlığımız olmak üzere, iş ve özel yaşamımızda ortaya çıkan olağanüstü zorluklar ve belirsizlikler ile boğuştuğumuz tam bir yılı geride bırakıyoruz. Aşılar bir miktar umut kapısını aralamış olsa da, hala pek çok insan kendisini mutsuz ve çaresiz hissediyor. İçinde bulunduğumuz koşullar nedeniyle insanların umuda ve ilham almaya, eskisinden çok daha fazla ihtiyaçları var. İşte tam da bu nedenle, hayallerini, dileklerini,olumlu niyetleri ve tutkusuyla birleştirerek, karanlığa bir mum yakmayı tercih eden Ece Çiftçi Sarıcıklı ile bir söyleşi gerçekleştirmek bana da iyi geldi.
Profesyonel koç olan Sarıcıklı; pandeminin ilk zamanlarında pek çok kişi gibi, öncelikle kendi içine bir yolculuk yapmış, sonrasında, hayallerine ve neler yapılabileceğine odaklanarak harekete geçmiş ve “Oyunda Kal Derneği”ni kurarak pek çok gencin hayatına dokunmayı başarmış. Gençler için çalışmak isteyen güzel gönüllü insanları mıknatıs gibi çekerek, bu derneğin çatısı altında toplamayı da başarmış
İşte size keyifli söyleşimizden bir bölüm;
• Sevgili Ece, derneğinizin ismi; “Oyunda Kal”... Ne kadar güzel bir isim! Ben de aslında “evde kalmak" yerine oyunda kalmayı tercih ederim.
• Teşekkür ediyorum. Öncelikle çok mutlu oldum böyle düşünmenize, tam da bizim istediğimiz buydu. Aslında bizler eğlenmeyi unuttuk. Küçükken “akşam ezanında eve gel.” dendiğinde, o oyunu bırakamayan, oradaki ortamı bitiremeyen çocuklardık bizler. Oyunları büyük bir keyifle hazla ve eğlence ile oynardık. Aslında bizim de dernek olarak hatırlatmak istediğimiz işte bu... Bir şey öğretmek üzerine değil de, bizdeki var olanları, tekrar hatırlatmak üzerine çalışıyoruz.
• Sevgili Ece öncelikle bize Oyunda Kal Derneği’nin kuruluş hikayesinden söz eder misiniz?
• Aslında hayat bir oyun ve böyle baktığınızda oyun içerisinde birçok şeyi yapabilmek, çok daha kolay ve eğlenceli oluyor. Pandemi döneminde kendisine teşekkürü bir borç bildiğim Funda Değirmenci ile birlikte gençlerle bu konuda neler yapabiliriz diye düşündük ve önce altı genç arkadaşımız ile birlikte yola çıktık. Onlarla sekiz haftalık bir proje yaptık ve benim tahminlerimin çok ötesinde sonuçlar aldık.
Ben yapı olarak, var saymayı seven bir insan değilim. Önüme koyduğum işlerde hızla aksiyona geçip sonuçlarına bakmayı ve aldığım sonuçlara göre hareket etmeyi daha çok tercih ederim. O nedenle de Haziran sonunda proje bittiğinde, bunu daha çok kişiye nasıl ulaştırabiliriz diye düşündük ve dernekleşmeye o noktada karar verdik.
• Derneğiniz’de“Geleceği bilinebilir kılmak mümkün” mottosuyla 18 - 30 yaş aralığındaki gençler için, projeler gerçekleştiriyorsunuz. Özellikle iki projeye odaklanmış durumdasınız ve bunlardan birincisi “Yolculuk Oyunu” diye biliyorum. Onun hakkında biraz bilgi verebilir misiniz?
• Yolculuk Oyunu’nda amacımız; katılımcıların önce kendini tanımasına, potansiyelini ortaya çıkarmasına destek olmak ve bu sayede “kendilerini gerçekleştirmelerine” katkı sağlamak diyebilirim. Koçluk, tiyatro ve chi-kung gibi çok önemli araçlarla gerçekleştirdiğimiz 180 saatlik bir programdan oluşuyor. Şu anda 27 genç arkadaşımla yol alıyoruz. Tabii ki inanılmaz bir özveri var bunun arkasında ve haziran ayına kadar serüvenimiz devam edecek. Esasen bu oyunda hepimiz, yani oyun kurucular olarak da değişip dönüşüyoruz. En başta ön yargılarımızdan kurtuluyoruz. Kişilerin kendilerine saygı duyabilecekleri bir alan yaratmış oluyoruz ki bu da çok önemli... Haziran sonunda, daha somut kanıtlar verebileceğim ama ben hayalimin adım adım gerçekleştiğini de görüyorum aslında… İnanıyorum ki, çok güzel yerlere varacak o nedenle de çok heyecanlıyım.
• Gerçekten heyecan verici... Bir de çok uzun bir yolculuk gibi görünüyor bu oyun değil mi?
• Yolculuk Oyununa katılım için hem oyuncuları hem de koç arkadaşlarımızı davet ettiğimde gönüllülük, hoşgörü ve anlayış temelinde işbirliği yaparak bir araya geldik. Hepimizin hayat şartlarında illaki farklı bir şeyler oluyor. Bununla birlikte iki ayını bitirmiş bir program olarak hiçbir arkadaşımızı da geride bırakmadık. Yürüyoruz devam ediyoruz, gelişiyoruz. Ekip olduk; bu çok kıymetli benim için. Şu anda farklı neler yapabiliriz ona bakıyoruz. Yani biz bir taş attık denize, o şimdi böyle dalga dalga yayıldı. Tahmin etmediğiniz yerlerden sesler gelmeye başladı ve bu çok güzel... On sekiz milyon gencimize de ulaşmak istiyoruz aslında... Bakalım bundan sonra daha neler olacak, biz de heyecanla bekliyoruz.
• Geçen ay ben de ikinci projeniz olan “Oyun Takvimi”nde “kariyerini yönlendir” temasıyla, oyun kurucu oldum ve bu deneyimi yaşadım. Gençlerin kendilerini keşfetmelerine, farklı bakış açılarıyla tanışmalarına olanak sağlamak, her zaman olduğu gibi büyük bir keyifti benim için... Sanırım her ay bu oyunlar genel katılıma açık olarak devam edecek doğru mudur?
• Kesinlikle… “Oyun Takvimi” oyunları çok çeşitli aslında, kişisel gelişimin yanı sıra yoga, teknoloji, dil, kelimeler, drama… Aralık ayında dört oyunla başladı, Ocakta on yedi, Şubat’ta otuz bir Mart ayında elli oyunumuz var. Paylaşmak isteyen , ben de bu oyunda varım diyen üretmek isteyen herkesi de oyun kurucu olarak bekliyoruz. Yeni oyuncu gençleri de her ay bu oyunlara katılmaları için davet ediyoruz. Önceden oyuncu olan gençlerimizin de artık oyun kurucu olarak bize başvuruyor olmaları beni çok mutlu ediyor. İstediğimiz de tam olarak buydu zaten ; üreten keşfeden merak eden ve kendindeki becerileri ortaya koyan, keyif aldığı şeyleri, yapabilen, paylaşabilen gençler... Artık bana göre salt bilgi çağında yaşıyoruz yani bilgi her yerde var. Artık o bilgiyi kendinde nasıl damıttığın ve kolektif bir şekilde iş birliği içerisinde bu bilgiyle ne ürettiğin önem kazanmaya başladı. Biz de buna hizmet edebilmek için varız. Gençler için, kendi yetkinliklerini deneyimleyebilecekleri bir oyun alanı olmak istiyoruz. Kendini göstermeleri bizim için çok önemli. İstediğimiz şu; kişilerin harekete geçmesi, yapmak istemesi, ben de bunu yapıyorum demesi ve burada da yapacağı bir alan olduğunu bilmesi…
Benim de hedefim gençlere yol açan sivil toplum kuruluşlarının çalışmalarında daha fazla yer almak ve onları gençlerle buluşturmak…
Etkinliklere www.oyundakal.org sitesinden ulaşabilir, Ece Çiftçi Sarıcıklı ile keyifli söyleşimizin tamamına Gülhan Berkman Youtube kanalından ulaşabilirsiniz
Sevgiyle kalın