MAYIS2022 Gülhan Berkman Yakar
İnsan kaynakları iş ortaklığı
KARİYER YOLUNDA “İNSAN KAYNAKLARI İŞ ORTAKLIĞI ” Kariyercafe söyleşilerinde bu kez konuğum; “Havelsan ( Hava Elektronik Sanayii) Akademi” Lideri Duygu Galiba Bahçeci oldu; Sevgili Duygu, bu kariyer yolunu çizerken tercihlerin nelerdi? Tesadüfler ve seçimler diye düşünecek olursak neler söyleyebilirsin? …. Kariyer dediğimiz olgu hiçbir zaman tepeden inme gelmiyor elbette…Ben iş hayatımda hep hayal ettim…Gerçek bu… Sonra, ‘’İnanırsak, olur’’ mottosu var ya ...Onunla hareket ettiğinizde oluyor. Ben, hep hayal ettiğim yolculuğa kavuşma şansını elde ettim. Yani bu bir şans mıydı yoksa benim tercihlerimin ve azmimin bir sonucu muydu? Belki de ikisi birdendi… İlk önce, ODTÜ’de sosyoloji öğrencisiyken , Hürriyet Gazetesi binasında çalışmayı hayal etmiştim ve gerçekten de ilk olarak o binada yenibiris.com’da “editör” olarak işe başladım. Sonrasında görevim gereği, söyleşiler yaparken İK yöneticileri ile tanışma şansım oldu. Onların, insan kaynakları alanında neler yaptıklarını, nasıl çalıştıklarını ilgiyle dinliyor ve izliyordum. Kısacası bu sayede böyle bir dünyanın varlığını keşfetmiş oldum. Sonrasında ise ben de bu dünyanın içerisinde yer almak istediğime karar verdim ve ; “ben İnsan Kaynakları profesyoneli olmak istiyorum’’ dedim. Tabii bir de şu var ki o dönemde siz de yenibiris.com’a ‘’Eğitim ve Koçluk’’ hizmetleri veriyordunuz. Sizden ve o sıralar yaşadığım yolculuktan şunu öğrendim ki; Gerçekten de bir şeyi çok ama çok istediğiniz zaman ,azimle ve yetkinlik geliştirerek yaparsanız, mutlaka çözüme ulaşıyorsunuz... Benim de bu istek ve düşünce sayesinde 3 yıllık kariyerimin ardından enerji sektöründe yönetici olarak işe başlama fırsatım doğdu. Aslında Havelsan da benim için hayalini kurduğum bir başka iş yeri oldu. Hep önünden geçerken ‘’Biz buralarda çalışamayız’’ diye düşünürdüm. Ama bir taraftan da ‘’Kim bilir o kampüste çalışmak ne kadar keyiflidir. Türk Savunma Sanayii, Türkiye’de bağımsız teknolojiyi geliştirmeye yönelik mühendislerle çalışıyor olmak ne kadar güzeldir’’ diye içimden geçirirdim. Ve bir gün orada bana uygun açık bir pozisyon olduğunu öğrendiğimde de hemen başvurdum. İşin benim olacağına yönelik pek de umudum yoktu ama sonra bir baktım ki o kişi ‘’Ben’’ oldum. Gerçekten de burada çalıştığım için mutluyum. Sonuç olarak ; iş hayatımla ilgili ne olduysa tabi ki hepsi benim seçimlerim… Hayatta insanın önüne çok fazla seçenek çıkabiliyor. Aklının karıştığı zamanlar olabiliyor. Hedeflerinize ve kişiliğinize uygun mesleği seçtiğiniz zaman, doğru yolda ilerlemiş oluyorsunuz. Ben de hem tercihlerim hem de kurduğum ilişkiler sayesinde iş hayatımda ilerlediğimi düşünüyorum. … Merak ettiğim kısımları aydınlatmış oldun. Anlattıklarından yola çıkarak insanların profesyonel kurumlarda çalışmak için ne olursa olsun hayal edebilmeleri ve o yönde ilerlemeleri son derece doğru bir karardır diyebiliyoruz… Bir de şuna da açıklık getirelim. Mesleğe son zamanlarda İnsan Kaynakları yerine ‘’İş ortağı’’ tabiri kullanılıyor gibi… Bunun da tam olarak ne anlama geldiğine açıklık getirebilir misin? ….Havelsan’a başvurduğum dönemde “İnsan Kaynakları iş ortaklığı” pozisyonu benim için de araştırılıp öğrenilmesi gereken bir kavramdı. Buna şöyle yanıt verebilirim: Kurum içi çalışanların insan kaynakları ile ilgili ihtiyaçlarını çözüme ulaştırırken, aynı zamanda kurumun da insan kaynakları ile ilgili ihtiyaçlarını çözüme ulaştırırken adeta bir ortak gibi çalışıyorsunuz. O yüzden de pozisyonun adı bu şekilde kullanılabiliyor. Araştırdığımda da Havelsan’da her Genel Müdür Yardımcısına bağlı, tüm İK ihtiyaçlarından sorumlu bir iş ortağı olduğunu öğrenmiştim. …Bu konuyu da aydınlattığımızı düşünüyorum. İş dünyasında anlayışlar iş yapış biçimleri değiştikçe o pozisyonu daha iyi anlatan bir kavram ortaya atılıyor ve bu da bazen dışarıdan tam anlaşılamayabiliyor. Şuna da vurgu yapmış olmak istiyorum: Başlangıçta almış olduğun eğitim sosyoloji… Sosyoloji ile ilgili bir çok iş alanı var. Senin kariyer yolculuğundan da anlaşıldığı üzere, üniversitede sosyoloji okuyan gençler, çeşitli seçenekler arasından bu yola da girebilirler… O zaman,şöyle devam edelim: İnsan Kaynakları merkezli mesleği seçenler nasıl olmalı? Özellikleri nasıl olmalı ? Yetkinlikleri, eğitimleri nasıl olmalı?... ---Sosyoloji mezunları veya bu alanda yer almak isteyen tüm arkadaşlara yönelik söylemek isterim ki ; Öncelikle iç motivasyonunuzu ve mutluluk seviyenizi çok üst düzeyde tutmanız gereken bir meslek İnsan Kaynakları… Çünkü insanların sorunları ile ilgileniyorsunuz. İşe alım, eğitim, kariyer yönetimi, ücret gibi fonksiyonları var ama tek başınıza oturduğunuz yerden yönettiğiniz bir şey değil… ---İlişkilerin yönetimi çok önemli bir konu öyle değil mi? --- Kesinlikle… Çok iyi ikili ilişkiler kurulması lazım. Yoksa İnsan Kaynakları’ndan hizmet almak istemiyor insanlar. Aslında bir satış departmanına da benzetebiliriz bizim bölümü…Çözülmeyen problemler ile ilgili bu bölüme başvuruyorlar. O nedenle problem çözücü yanınızın kuvvetli olması lazım yani başkaları adına bir takım problemleri çözmeye yönelik çalışma azmine sahip olmanız lazım. Hiçbir şeyi kişisel algılamamanız lazım. Karşımda birisi var ve onun ihtiyacına çözüm bulmak zorundayım diye baktığınız bazen çözüm bulamadığınızda o durumu nasıl yöneteceğinize karar vermek durumunda olduğunuz ve çok durumsal bakmaya çalıştığınız, yani duruma göre çok değişken olmanız gereken bir meslek… Kısacası, ‘’Ben buyum değişemem’’ diyorsanız çok olacak bir şey değil. Çünkü mutsuz olursunuz neticede… --- İnsanın işinde mutlu olması en önemli konu. Aslında özellikle son dönemde kurum çalışanlarının mutluluğu, kuruma bağlılığı da İK’nın ilgi alanlarından oldu… Evet gerçekten de son dönemde bu önemli bir konu bununla birlikte insan kaynakları yönetiminde , iş çeşitliliği fazladır…Yani önce A’yı bitireyim, sonra B’ye başlayayım ardından C’yi yaparım denilecek bir iş değil… A’yı da B’yi de C’yi de aynı anda yapmanız gereken bir iş alanı… Bununla beraber çok çabuk tükeniyor. Yani çok başarılı olduğunuz çok iyi yaptığınız bir şeyi o gün bitirip tüketip başka bir konuya geçmeniz gerekiyor. Bir ressam, bir mühendis yaptığı ürünün karşısına geçip onunla gururlanabilir ama sizin için çok hızlı değişen başarılar söz konusudur. O yüzden çeviklik de çok önemli… Çevik bir yaklaşıma sahip olmanız gerekiyor. Çünkü dünya oraya gidiyor. Dünya nereye gidiyorsa İK da oraya gidiyor. Onun için dünyayı çok iyi takip etmek, öğrenmeye meraklı olmak, çok istemek, iletişimi çok iyi sağlamak hatta mutlaka koçluk almak gerekir çünkü vizyonunuzu geliştiren size yön veren ve zorlan - Son üç yıldır Havelsan’daki görevin Akademi Liderliği olsa da öncesinde İK’da uzun yıllar çalışmış olduğun için bu konuda sorularımı yoğunlaştırdım. Başka neler eklemek istersin İK’ya dair? - İK’da prosedürlere, mevzuata da çok hakim olmanız gerekiyor. Yaptığınız işin karşılığını çok iyi yerine getirmeniz ve aynı zamanda da çok gizlilik içerisinde çalışmanız gerekiyor. Çünkü herkesin ücretini biliyorsunuz, insanların kariyerlerini biliyorsunuz, nasıl işe girdiğinden nasıl çıktığına kadar her aşamasının takibi söz konusu. Her şey sizin takibinizde… Onun için mahrem ve gizlilik çok önemli. Önce İK profesyonelleri bunları koruyacak, sonra şirket çalışanlarından bunun beklenmesi gerekir. Ayrıca neşeli ve güler yüzlü olmak işinizi kolaylaştıran bir durumdur. … Hem alçak gönüllü ve her daim güler yüzlü olduğunu biliyorum. Herkesin problemi ile uğraşırken bunu nasıl başarabiliyorsun? …Kişisel algılamadığınız zaman sorun olmuyor. Ayrıca size özel davranışlar dahi olsa sizin bunu nasıl yönettiğiniz önemli… Motivasyonumuzun düştüğü, yoğun şartlarda iç kaynaklarınıza ulaşmak çok yardımcı oluyor… Bir problem varsa ve sizin psikolojiniz buna hazır değilse, bu durumda başka bir zamana erteleyerek kendinize ve çevrenize yardımcı olabilirsiniz. İşte bunu da yönetmenin yollarını biraz öğrenmek gerekiyor herhalde … … Bu güne kadar konuştuğum İK yöneticilerine göre senin yaklaşımın, anlattığın çizgi farklıydı…Herkese olduğu gibi sana da sormak istiyorum: Nereden başlamalı bu mesleğe? Hangi kariyerden gelmeli? …. Ben Sosyolojinin üstüne, İşletme Yüksek lisansı da yaptım ve bunun faydası olduğunu da gördüm. Eğitim anlamında İşletme, İktisat, Endüstri Mühendisliği, Sosyoloji, Psikoloji, Felsefe alanlarında çalışanlar daha yatkın oluyorlar. Kendileri de bu alanları bilinçli şekilde tercih ettilerse elbette… Çünkü İK alanında çalışmak isteyenlere bu bölümlerde okumuş olmak bir temel oluşturuyor. Genç arkadaşlarıma şunu söylemek istiyorum : Nereden başlayabilirseniz oradan başlayın! Network dünyasındayız çünkü. “Çok başvuru yaptım ama bana geri dönmediler.” diyerek o mesleğe veya hayata küsmek doğru değil… Eğer bunu gerçekten istiyorsanız, ulaşmanız gereken insanlara ulaşmak için çalışmaya devam edin… 100 kişiden 1 kişi cevap verecektir, ki; şu anda cevap veriliyor… Profesyoneller de kendileri adına istiyorlar bu networkü kurmayı… Tek yönlü bir şey değil. O nedenle ulaşsınlar, sormak istedikleri soruları sorsunlar ve nerede açık bir kapı görüyorlarsa girsinler. O şekilde kendilerini de motive ederek güne başlayabilirler. Ayrıca bugün eğitim kaynakları sınırsız. İstenilen eğitim kaynağına bir YouTube videosu ile ulaşmak bile mümkün. Gelecek trendleri izlemek, görmek çok fayda sağlar. Bu alanda okumak, eğitim almak, sınırsız öğrenmekten yanayım. …Kimler İnsan Kaynakları alanında çalışmamalı?...Bunu da sormak istiyorum… …Durumsallığa ayak uyduramayan insanlar olmamalı…Enerjisini çeşitli plan ve sıralamaya göre ayarlamışsa bir insan, bu meslek pek uygun olmayabilir. Çünkü her şey çok çeşitli ve aynı anda çok acil, çok önemli olabiliyor. Onun için insanın dayanıklılık seviyesinin yüksek olması bu anlamda önemli… Hassas bir yapıya sahipseniz biraz zor. Ki ben de böyleydim ama bu mesleği yapmayı o kadar çok istedim ki, kendimi süreç içinde eğittim, törpüledim…Bazen sonuç odaklı bazen süreç odaklı olunması gerekiyor. Kendinizi bu yönde eğitmeye hazır değilseniz bu mesleği de yapamazsınız. Çabuk kızan, hararetlenen ‘’kırmızı karakter’’ dediğimiz kişiler bu işle çok fazla baş edemez gibi geliyor bana… …Bu işi yaparken mutlu olacak kişileri bulup yakalamak amacımız. İnsanlar yaptıkları işlerle mutlu olsun istiyoruz ve o nedenle de bunları konuşuyoruz zaten…Peki, bu işin en gurur verici, en ödüllendirici tarafı nedir? …İşin ‘’Akademi’’ tarafında yer almaktan bahsedeyim. Bulunduğum şirket de buna çok yön veriyor.Ben şöyle düşünüyorum. Türkiye’nin, tüm çocuklarımızın geleceğini inşa eden mühendislerimizin gelişiminden sorumluyum. Bu, öylesine haz veren bir durum ki… Beni her sabah kaldırıp bu iş yerine koşa koşa gitmemi sağlayan bu düşüncedir…Çünkü onların gelişimine katkı sağlayacağım ki onlar yenilikleri öğrenip yeni teknolojilere adapte olacaklar…Öğrenme isteklerine yanıt vermiş olacağım.’’Ben onlara hizmet edeceğim onlar da ülkemizin geleceğine hizmet edecekler’’ diye bakıyorum. Sevgili Duygu Galiba Bahçeci ile söyleşimizin tamamını, Havelsan Akademi ve orada yer almak isteyen gençlere ışık tutacak bilgileri, youtube kanalımda bulabilirsiniz.Kurumların bel kemiği İnsan Kaynakları departmanlarını , bu alanda çalışan pek çok profesyonelle söyleşiler yaparak geniş çerçevede inceliyorum. Kariyerini İK alanında şekillendirmeyi düşünen ve bu iş alanını merak edenler için, ufuk açacak olan bu söyleşileri daha detaylı olarak Berkman Akademi youtube kanalına davet ediyorum. Sevgiyle kalın.