EKIM2021 Reşat Kutucular
Yenilenme şart
Yenilenme şart Nisan ayındaki yazımı Martın19’unda Naci Ağbal’ın Merkez Bankası Başkanlığından alınması ile piyasalarda yaşanan sarsıntı ve ardından gelen dalgalanmaya ayırmıştım. Yazıya o öğleden sonra gittiğimiz Polima restorandan söz ederek girmiştim: “Polima sevgili Dr. Levent Köstem’in Uzunkuyu’da emek emek ortaya çıkardığı Zeytinyağı Müzesi'nin içinde… Ferah bir mekân… Yüksek tavanı, huzur veren dekorasyonu ve salgın dönemine uygun ayrık masa düzeniyle insanı hemen kucaklıyor. Şef Hilal Gökmen belli ki gelecek vaat eden bir genç… İçten ve heyecanla yemeklerdeki incelikleri anlatıyor. Mesleğine âşık olanlardan… Ayrıca öğrenmeye ve dinlemeye de açık." Sonra ekonomik gelişmelerden söz etmiş ve yazıyı şöyle sonlandırmıştım: “Şahsen 19 Mart'ın bir milat olduğu fikrindeyim. Bundan sonra Türkiye’de pek az şeyin eskisi gibi olacağını düşünüyorum. Buna siyaseten daha da sertleşme de nihayetinde bir yapıcı yıkım da dahil! Hem Merkez Bankası rezervlerinin seyri hem de Hazine’nin borçlanma ihtiyacı nedeniyle ekonominin ortodoks politikalardan sapmayı kaldırabileceğini sanmıyorum. Saparsa bedeli ağır olur. Benim için artık yıllar sayılı da umarım önlerinde uzun yıllar olan Şef Hilal ve Hilal gibiler heveslerini kaybetmez, inatla çalışmaya devam ederler ve siyasetin yüzünü yenilerler.” Rastlantı olsa gerek bu kez de Merkez Bankasının 23 Eylül’de beklenmedik ve anlaşılmadık bir şekilde faizi 100 baz puan indirmesinden bir gece önce bu kez başka restorandaydık. Eşim ve ben… Od Urla’nın Ma, yani su ürünleri bölümünde… Yok, sanmayın ki öyle restoran restoran dolaşan bir çiftiz. O gün doğum günümdü, öyle baş başa bir yemek yiyelim dedik. Bu vesileyle de aile dostumuz Şef Osman Sezener’in bu yeni mekânını denemiş olacaktık. Sevgili Osman mesleğinde az zamanda hakikaten büyük işler becerdi. Hem de salgın döneminde… Bu yaz normalleşme sonrası Od Urla, Ma Urla ve Bodrum Edition arasında mekik dokudu. Tabii kırk yıllık Pizza Venedik’ten gelen bir sistem Osman için bu tempoyu mümkün hale getirdi. O gece hava güzel, yemekler harika, servis iyiydi. Tabii böyle standart üzeri tat ve sunumun fiyatı da standart üzeri oluyor. Tabii o anlarda ertesi gün Merkez Bankasının anlaşılmaz bir şekilde 100 baz puan faiz indireceğini bilmiyorduk. Ama oldu! Siyasetin gönlü olsun atılan bir adım bugün için, olaydan iki gün sonra ülkeye milyarlarca dolara mal olmuş vaziyette… Çünkü faiz kararıyla beraber piyasanın enflasyon beklentileri iyice yükseldi. Tahvil faizleri adeta karara inat hızla yükseldi, döviz tırmandı, borsa düştü. Altı ay sonra ekonomide yeni bir kırılma yaşandı. Yine sürpriz bir kararla… Bundan sonra süreci bu gözle izleyeceğiz. Altı ay önceki dileğimi tekrar ediyorum: Umarım Hilal şef, Osman şef gibi gençlerin hevesi kırılmaz, umarım diğer gençler de pes etmeden çalışmaya devam ederler, işsiz olanlar da ülkeden vazgeçmezler ve ilk fırsatta siyasetin yüzünü yenilerler. Şu belli oldu: Siyasette değişim artık ülke için yeniden doğum anlamına gelecek.
E-DERGİ İzmir Life şimdi internette.
Tıklayın, okuyun...
Eylül/Ekim 2025 sayısında neler vardı göz atın!
AYIN MEKANLARI GÜL KEBAP

İşte istisna mekânlardan biridir Gül Kebap... Kuruluş tarihi 1949. Gül Kebap’ın özelliği sadece “iyi köfte” yapıyor olması değil. Gül Kebap yetmiş altı yıldır aynı yerde ve dördüncü kuşağın yönetiminde. “Sefer tası” misali üç katlı daracık mekânında müdavimlerinin vazgeçemediği adres. Hayranlık uyandıracak bir çaba değil midir bu? İşini, kalitesini koruyarak yapan tam bir aile işletmesi… Kurucu Mehmet Ali Gülgeze, Girit’in üçüncü büyük şehri Resmo’dan İzmir’e göçle gelmiş. Çanakkale’de savaşmış. Bayrağı, ikinci kuşak oğulları Mustafa ve Muhsin Gülgeze devralmış… Ardından torun Hüsnü Gülgeze. Ve bugün dördüncü kuşak Hüsnü’nün oğlu Burak Muhsin işin başında. “Bir Kemeraltı klasiği” olarak Gül Kebap, esnaf lokantası köfteciliğini ilk günden bugüne değişmeyen formül ve sunum geleneğiyle tavizsiz sürdürüyor.

FİLİBELİ HAN

Filibeli Han Eski İzmirlilerin hatıralarındaki Şükran Oteli, özenli bir yenileme süreci sonrasında sahiplerinin soyadını alan "Filibeli Han" Kemeraltı Çarşısı'nın yeni cazibe merkezi olarak hizmete açıldı. Günümüz ihtiyaçlarına uygun yiyecek içecek mekanlarının yer aldığı Filibeli Han'ın üst katı da keşke çeşitli el sanatları üretiminin yapıldığı atölyelere açılsa... Bizim dikkatimizden kaçmış olabilir ama binanın kısa bir tarihinin yabancı dilleri de kapsayacak şekilde bir köşede yer alması çok doğru olurdu diye düşünüyoruz.

BOŞNAKYA

Boşnakya Filibeli Han'ın yan sokağa açılan çıkışında sevimli olduğu kadar lezzetli ürünler sunan "Boşnakya" isimli bir mekan var. Kıymalı Boşnak böreği, peynirli, patatesli ve patlıcanlı börekler, yaprak sarma ve haşhaşlı börek gibi lezzetlerin ağız sulandırdığı mekanda demli bir çay veya reyhan şerbeti yanında poğaçalar ve harika tatlılar deneyebilirsiniz.Antakya'nın çıtır kabak ve kömbesi, bougatsa Selanik tatlısı, medovik Rus pastası, triliçe tatlıları sizi bekliyor. Cuma günleri menüye mantı da ekleniyor. Boşnakya'ya uğramayı ihmal etmeyin.