EKIM2020 Yayın Kurulu
İzmir'i seviyoruz
Biz İzmir'i çoooook seviyoruz. İlk dergiden bu yana söylemimiz "Sokak sokak geziyoruz İzmir'i... Bu yüzden bütün dünyaya kentimizin ismini duyuracak olan "İzmir Fontu"na çok sevindik. Değerli tipograf Ahmet Altun’a ve emeği geçen herkese şükranlarımızı sunuyoruz. Güzel İzmir'in, en sevilen kent yarışmasında finale kalması da bir başka mutluluk kaynağımız. Faaliyete, 14 Ağustos 1990 yılında başlayan Ege Serbest Bölgesi, kuruluşunun 30. yılını kutluyor. Türkiye’nin en büyük serbest bölgesini tanımak ister misiniz? Dünya çiçek pazarının tartışmasız hakimi Hollanda’nın 3 firması adına tohum üreten, sıcak iklime dayanıklı siklamene Smyrna adını veren BAYÇİKOOP başkanı ile sektörün geleceğini konuştuk. Babası Samim Kocagöz'ün araştırmaları ve Dedesi Fâdıl Dokuzeylül'ün anılarından yola çıkan Şükrü Kocagöz, İzmir'in işgal günü ilk silahlı müdahaleyi yapan gazeteci Hasan Tahsin'in tam olarak nerede şehit düştüğünü inceliyor. İlgiyle okuyacaksınız. Işık Teoman bu sayıda da Ayvalık’ta... Ünü ülkenin dört bir yanına yayılmış Şeytanın Kahvesi'ni anlatıyor; "Tam 155 yıllık bir bina, dededen babaya, babadan oğula, oğuldan toruna geçerek bugünlere kadar gelmiş, kalitesini bozmamış çalıştıranlar." TCDD Cumhuriyetin ilk yıllarında oluşabilecek kazalarda sağlık yardımı yapacak ve hastaları en yakın hastanelere nakledebilecek “sıhhi imdat” vagonlarını devreye sokmuştu. Orhan Beşikçi Cumhuriyetin bir değerini hatırlatıyor bizlere... "İzmir’in tarihi Kervanlar Köprüsü’nden Basmane’ye doğru yönelince kendinizi “Kapılar” semtinde bulursunuz. Semtin simgelerinden biri “Halk Eczanesi”dir. Burada yaşayan herkes Halk Eczanesi'nden sağlık hizmeti almıştır." diyerek başlıyor Uz. Dr. Metin Özer ve devam ediyor. Mehmet Gülümser, 2018 yılında açılan yeni Truva Arkeoloji Müzesini yazı ile gezdiriyor bizlere... "Müze içinde 'hadi canım' dedirtecek cinsten çok özel, nadide buluntular var." cümlesiyle herkesi Truva Arkeoloji Müzesi'ne davet ediyor. İzmir Life dergimizin bu sayısı okurlarıyla buluştuğunda Terra Madre 2020 de başlamış olacak. A. Nedim Atilla bu sayfalarda da 2021 Nisan ayına kadar Terra Madre etkinliklerini yansıtmaya çalışacak. Çünkü bu yıl çevrimiçi Terra Madre 6 gün değil tam 6 Ay sürecek… 9 yaşında ekranda görülen Elizabeth Taylor, ekranlarda büyüdü. 20. yüzyılda Hollywood sinemasının altın çağının en büyük oyuncularından oldu. İyi oyunculuğu ve güzelliğinin yanı sıra Hollywood’da çalkantılı yaşam tarzı ve yaptığı çok sayıda evliliğiyle tanındı. Bir kuşağın büyük hayranlık duyduğu Taylor'un yaşamı ve oyunculuğuna dair notları Raşel Rakella Asal'ın kaleminden okuyacaksınız. Prof. Dr. Oğuz Adanır, çok araştıran ve yeni fikirler peşinde koşan bir bilim insanı... Dünyaca ünlü kuramcıların Türkiye'de tanınmasına yaptığı çevirilerle büyük bir katkıda bulunan Adanır ile çok renkli bir söyleşiyi Zeynep Omay yaptı. Sizi; hastalık belirtilerini ilaçla bastırmaya çalışmayan, hastalığın başka bir düzlemde olduğunu savunan klasik homeopati eğitimi almış sağlık konusunda değişik önerileri olan bir doktor ile tanıştıracağız. Bu söyleşiyi mutlaka okuyun satır aralarında çok değerli bilgiler var... Kovid-19 belası daha uzun süre bizi terk etmeyecek gibi görünüyor. Kendinize iyi bakın lütfen... Gelecek ay buluşmak üzere.
E-DERGİ İzmir Life şimdi internette.
Tıklayın, okuyun...
Eylül/Ekim 2025 sayısında neler vardı göz atın!
AYIN MEKANLARI GÜL KEBAP

İşte istisna mekânlardan biridir Gül Kebap... Kuruluş tarihi 1949. Gül Kebap’ın özelliği sadece “iyi köfte” yapıyor olması değil. Gül Kebap yetmiş altı yıldır aynı yerde ve dördüncü kuşağın yönetiminde. “Sefer tası” misali üç katlı daracık mekânında müdavimlerinin vazgeçemediği adres. Hayranlık uyandıracak bir çaba değil midir bu? İşini, kalitesini koruyarak yapan tam bir aile işletmesi… Kurucu Mehmet Ali Gülgeze, Girit’in üçüncü büyük şehri Resmo’dan İzmir’e göçle gelmiş. Çanakkale’de savaşmış. Bayrağı, ikinci kuşak oğulları Mustafa ve Muhsin Gülgeze devralmış… Ardından torun Hüsnü Gülgeze. Ve bugün dördüncü kuşak Hüsnü’nün oğlu Burak Muhsin işin başında. “Bir Kemeraltı klasiği” olarak Gül Kebap, esnaf lokantası köfteciliğini ilk günden bugüne değişmeyen formül ve sunum geleneğiyle tavizsiz sürdürüyor.

FİLİBELİ HAN

Filibeli Han Eski İzmirlilerin hatıralarındaki Şükran Oteli, özenli bir yenileme süreci sonrasında sahiplerinin soyadını alan "Filibeli Han" Kemeraltı Çarşısı'nın yeni cazibe merkezi olarak hizmete açıldı. Günümüz ihtiyaçlarına uygun yiyecek içecek mekanlarının yer aldığı Filibeli Han'ın üst katı da keşke çeşitli el sanatları üretiminin yapıldığı atölyelere açılsa... Bizim dikkatimizden kaçmış olabilir ama binanın kısa bir tarihinin yabancı dilleri de kapsayacak şekilde bir köşede yer alması çok doğru olurdu diye düşünüyoruz.

BOŞNAKYA

Boşnakya Filibeli Han'ın yan sokağa açılan çıkışında sevimli olduğu kadar lezzetli ürünler sunan "Boşnakya" isimli bir mekan var. Kıymalı Boşnak böreği, peynirli, patatesli ve patlıcanlı börekler, yaprak sarma ve haşhaşlı börek gibi lezzetlerin ağız sulandırdığı mekanda demli bir çay veya reyhan şerbeti yanında poğaçalar ve harika tatlılar deneyebilirsiniz.Antakya'nın çıtır kabak ve kömbesi, bougatsa Selanik tatlısı, medovik Rus pastası, triliçe tatlıları sizi bekliyor. Cuma günleri menüye mantı da ekleniyor. Boşnakya'ya uğramayı ihmal etmeyin.