KASIM2020 Yayın Kurulu
Acımız unutturmasın
Acımız unutturmasın Güzel İzmir'in yaşadığı büyük acıyı kelimelerle anlatmak çok ama çok zor. Hepimiz dokunsan ağlayacak kıvamdayız, gözlerimizi birbirimizden saklıyoruz sürekli... Sevincimiz de, acımız da hep gözyaşı... Ve gözyaşlarını antik zamanların minik şişelerinde biriktirir gibi isyan biriktiyoruz. Hepimiz bir kişi daha kurtulsun diye dualara sarılıyoruz ama içimizdeki isyan bastırılacak gibi değil... İsviçre’de yaşayan Mine Dal’ın bitirme tezi olarak başladığı çalışma 651 sayfalık bir kitaba dönüştü. Yedi sene Türkiye’yi dolaşarak 11 bin Atatürk fotoğraf çeken Dal’ın bu çalışması, Türkiye’de “Halkın Atatürk’ü” adıyla yayımlandı. Mine Dal ile hem kitabı hem Halkın Atatürk’ünü konuştuk. Türkiye’nin “doku kültürü” ile bitki üretimi yapan ilk ve tek kooperatifi Bademli, ABD’nin üretimde lider olduğu antep fıstığı ve ceviz üzerine yoğunlaştı. Hedef, Amerikan anaçlarına karşı verimli yeni türler geliştirip pazardaki rekabet gücümüzü artırabilmek... Ödemiş Bademli Fidancılık Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bilgi ile konuştuk. Arzu Armağan Akkanatlı, "Deniz Mahalle, Şair Sokak" başlıklı bir Eşrefpaşa öyküsünü paylaşıyor... Hatıralar bölümümüzde 70'li yıllarda Hatay Caddesi'nde gençlik günlerini anlatan İsmail Sertel, yönetmenimiz Hakkı Kesirli ve arkadaşları hatıraları ile her zaman genç kalanları keyiflendirecek... Foça’da son yıllarda yapılan kazılarda MÖ 2.bine ait seramiğin ele geçmiş olması, Phokaia’nın kuruluşunu Tunç Çağına kadar götürüyor. İZDOF Gezgini Erol Özdayı Anatanrıça Kybele'nin Foça'sını anlatıyor. Bisikletli ulaşım son zamanlarda İzmir kadar bütün şehirlerimizde gündemin ön sıralarında yer alıyor. Büyükşehir belediyesinin bisiklet yollarını geliştirmek için yaptığı hamleler belirli kesimlerden tepki alırken, BİSİM istasyonlarına her geçen gün artan talep kentte hareketliliğin işareti gibi görünüyor. Bisiklet ve yaya ulaşımı konusunda çalışan STK'ların kurulmasına katkıda bulunan Tanzer Kantık'la aydınlatıcı bir söyleşi yaptık. İtalya’nın Torino kentinde düzenlenen Slow Food hareketinin en büyük etkinliği Terra Madre çevrimiçi olarak 6 ay boyunca sürecek. Nedim Atilla yazdı. Uz. Dr. Metin Özer tarih sayfalarında Kestelli Mahallesi ve yazar Raif Necdet Kestelli'nin hikayesini anlatıyor. Orhan Beşikçi, Yenigün Mahallesi sınırları içinde bulunan ve arsası günümüzde otopark olarak kullanılan Alliance Israélite Universelle Okulu’nu Tarihçi Dr. Siren Bora’yla konuştu. Dile kolay 77 yaşındaki Mustafa Kidir, genç yaşta başladığı Girit leblebisi üretimini aralıksız elli yıldır sürdürüyor eşi Kıymet Hanım ile birlikte. Işık Teoman'dan bir Ayvalık hikayesi daha... İnsanoğlunun ortak geçmişi onun tutkusu oldu. Arkeoloji dilinin özünü kendi kültüründe buldu, Anadolu toprağından beslendi. Prof. Dr. Gülriz Kozbe 37 yıldır arkeoloji alanında çalışmalarını sürdürüyor. Raşel Rakella Asal'ın söyleşisi meraklı gözleri bekliyor. Acıları hep içimizde tutarak, Güzel İzmirimizi depreme dayanıklı yuvalarla taçlandırana kadar mücadeleye devam... Unutmayın maske-mesafe-temizlik..
E-DERGİ İzmir Life şimdi internette.
Tıklayın, okuyun...
Eylül/Ekim 2025 sayısında neler vardı göz atın!
AYIN MEKANLARI GÜL KEBAP

İşte istisna mekânlardan biridir Gül Kebap... Kuruluş tarihi 1949. Gül Kebap’ın özelliği sadece “iyi köfte” yapıyor olması değil. Gül Kebap yetmiş altı yıldır aynı yerde ve dördüncü kuşağın yönetiminde. “Sefer tası” misali üç katlı daracık mekânında müdavimlerinin vazgeçemediği adres. Hayranlık uyandıracak bir çaba değil midir bu? İşini, kalitesini koruyarak yapan tam bir aile işletmesi… Kurucu Mehmet Ali Gülgeze, Girit’in üçüncü büyük şehri Resmo’dan İzmir’e göçle gelmiş. Çanakkale’de savaşmış. Bayrağı, ikinci kuşak oğulları Mustafa ve Muhsin Gülgeze devralmış… Ardından torun Hüsnü Gülgeze. Ve bugün dördüncü kuşak Hüsnü’nün oğlu Burak Muhsin işin başında. “Bir Kemeraltı klasiği” olarak Gül Kebap, esnaf lokantası köfteciliğini ilk günden bugüne değişmeyen formül ve sunum geleneğiyle tavizsiz sürdürüyor.

FİLİBELİ HAN

Filibeli Han Eski İzmirlilerin hatıralarındaki Şükran Oteli, özenli bir yenileme süreci sonrasında sahiplerinin soyadını alan "Filibeli Han" Kemeraltı Çarşısı'nın yeni cazibe merkezi olarak hizmete açıldı. Günümüz ihtiyaçlarına uygun yiyecek içecek mekanlarının yer aldığı Filibeli Han'ın üst katı da keşke çeşitli el sanatları üretiminin yapıldığı atölyelere açılsa... Bizim dikkatimizden kaçmış olabilir ama binanın kısa bir tarihinin yabancı dilleri de kapsayacak şekilde bir köşede yer alması çok doğru olurdu diye düşünüyoruz.

BOŞNAKYA

Boşnakya Filibeli Han'ın yan sokağa açılan çıkışında sevimli olduğu kadar lezzetli ürünler sunan "Boşnakya" isimli bir mekan var. Kıymalı Boşnak böreği, peynirli, patatesli ve patlıcanlı börekler, yaprak sarma ve haşhaşlı börek gibi lezzetlerin ağız sulandırdığı mekanda demli bir çay veya reyhan şerbeti yanında poğaçalar ve harika tatlılar deneyebilirsiniz.Antakya'nın çıtır kabak ve kömbesi, bougatsa Selanik tatlısı, medovik Rus pastası, triliçe tatlıları sizi bekliyor. Cuma günleri menüye mantı da ekleniyor. Boşnakya'ya uğramayı ihmal etmeyin.