MARTNISAN2024
11 İLÇEDE ATIK TOPLAYICI ARAŞTIRMASI
11 İLÇEDE ‘ATIK TOPLAYICI’ ARAŞTIRMASI İzmirliler: “Atık toplayıcılar çevreyi koruyor” Kağıt, cam ve metal gibi geri dönüştürülebilir malzemelerin doğaya ve ekonomiye kazandırılmasına katkı sağlayan ‘sokak atık toplayıcıları’, İzmir’de bilimsel araştırmaya konu oldu. İzmir Ekonomi Üniversitesi’nde (İEÜ) görev yapan 3 akademisyen tarafından, 11 ilçeden bin kişiyle yüz yüze görüşülerek yapılan araştırma, dikkat çekici sonuçlar ortaya çıkardı. TÜBİTAK’ın 353 bin liralık desteğiyle tamamlanan çalışmada İzmirliler, çevrenin korunması adına atık toplayıcıların önemli bir görev üstlendiğini ve topluma uyum noktasında da genel olarak başarılı olduklarını belirtti. İzmir Ekonomi Üniversitesi İşletme Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Metehan Feridun Sorkun’un yürütücülüğünde hayata geçirilen projeye, İEÜ İşletme Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükrü Özen ve İEÜ Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Seda Can da araştırmacı olarak destek verdi. ‘Bireylerin atık ayrıştırma davranışlarında sokak atık toplayıcılarının rolü’ adlı çalışma; İzmir’in Balçova, Bayraklı, Bornova, Buca, Çiğli, Gaziemir, Güzelbahçe, Karabağlar, Karşıyaka, Konak ve Narlıdere ilçelerinde gerçekleşti. İZMİRLİLER OLUMLU GÖRDÜ Araştırmaya katılan İzmirlilerden, kendilerine yöneltilen sorulara 1 ile 7 arasında puanlama yaparak cevap vermeleri istendi. Araştırma sonuçlarına göre İzmirliler, ‘Atık toplayıcıları çevrenin korunmasına katkı sağlar’ maddesine 6.2, ‘Ekmeğini hak ederek kazanır’ maddesine 6.4, ‘Belediyelerin çevre temizliği yapmasına engel olmaz’ maddesine 5.9, ‘Atık toplayıcıları görünce rahatsız olmam’ maddesine de 5.9’luk puan ortalamasıyla olumlu görüş bildirdi. İzmirliler, topluma uyum noktasında atık toplayıcıların daha girişken olabileceğini de işaret etti. DETAYLICA ELE ALINACAK İEÜ İşletme Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Metehan Feridun Sorkun, araştırmaya ilişkin sonuçları ve sokak atık toplayıcılarının bireylerin atık ayrıştırma davranışlarına etkilerini, şubat ayında İEÜ’nün ev sahipliğinde düzenlenecek toplantıda uzman isimlerin de katılımıyla detaylıca ele alacaklarını söyledi. Projeye ilişkin detayları paylaşan Doç. Dr. Sorkun, “Araştırmamız, İzmirlilerin konuya ‘atık toplayıcılarının toplumsal düzene uyumu’ ve ‘topluma katkıları’ olarak iki boyutta yaklaştığını gösterdi. İzmirlilerin, atık toplayıcılarının topluma katkılarını yüksek bulması, araştırmanın dikkat çeken sonucu oldu. İzmirliler, atık toplayıcılarının yaptıkları işin toplum için yararlı olduğunu düşünüyor. Ancak işlerini yaparken toplumsal kurallara biraz daha fazla uymalarının da yararlı olacağını belirtiyor” dedi. YARDIM ETME EĞİLİMİ DE VAR Doç. Dr. Sorkun, sözlerini şöyle sürdürdü: “Projede, İzmirlilerin atık toplayıcılarına yardım etme eğilimlerini de araştırdık. Örneğin İzmirliler, çöplerini atık toplayıcılara ayrıştırarak verebileceklerini ve bu sayede onların işini kolaylaştıracaklarını belirtti. İzmirliler, atık toplayıcılara olumlu tutum besledikleri için onlara yardım etme niyetiyle de yaklaşıyor. Küresel ısınmaya bağlı oluşan iklim değişikliği, artan nüfus ve doğal kaynakların azalması gibi birçok faktör, geri dönüşüm konusunda herkese bireysel sorumluluklar yüklüyor. Belki farkında değiliz ama sokak atık toplayıcıları, geri dönüşüm ve atıkların değerlendirilmesi noktasında çok önemli rol üstleniyor. Bu konuda toplumsal bir görev yaptıklarını söyleyebiliriz. Projemizin amaçlarından biri, sokak atık toplayıcılarına karşı halkın tutumunu göstermekti. Bu noktada amacımıza ulaştık. İzmir’de elde edilen bulguların, Türkiye genelinde tutumu göstermek yönüyle de önemli olduğunu düşünüyoruz.”
E-DERGİ İzmir Life şimdi internette.
Tıklayın, okuyun...
Eylül/Ekim 2025 sayısında neler vardı göz atın!
AYIN MEKANLARI GÜL KEBAP

İşte istisna mekânlardan biridir Gül Kebap... Kuruluş tarihi 1949. Gül Kebap’ın özelliği sadece “iyi köfte” yapıyor olması değil. Gül Kebap yetmiş altı yıldır aynı yerde ve dördüncü kuşağın yönetiminde. “Sefer tası” misali üç katlı daracık mekânında müdavimlerinin vazgeçemediği adres. Hayranlık uyandıracak bir çaba değil midir bu? İşini, kalitesini koruyarak yapan tam bir aile işletmesi… Kurucu Mehmet Ali Gülgeze, Girit’in üçüncü büyük şehri Resmo’dan İzmir’e göçle gelmiş. Çanakkale’de savaşmış. Bayrağı, ikinci kuşak oğulları Mustafa ve Muhsin Gülgeze devralmış… Ardından torun Hüsnü Gülgeze. Ve bugün dördüncü kuşak Hüsnü’nün oğlu Burak Muhsin işin başında. “Bir Kemeraltı klasiği” olarak Gül Kebap, esnaf lokantası köfteciliğini ilk günden bugüne değişmeyen formül ve sunum geleneğiyle tavizsiz sürdürüyor.

FİLİBELİ HAN

Filibeli Han Eski İzmirlilerin hatıralarındaki Şükran Oteli, özenli bir yenileme süreci sonrasında sahiplerinin soyadını alan "Filibeli Han" Kemeraltı Çarşısı'nın yeni cazibe merkezi olarak hizmete açıldı. Günümüz ihtiyaçlarına uygun yiyecek içecek mekanlarının yer aldığı Filibeli Han'ın üst katı da keşke çeşitli el sanatları üretiminin yapıldığı atölyelere açılsa... Bizim dikkatimizden kaçmış olabilir ama binanın kısa bir tarihinin yabancı dilleri de kapsayacak şekilde bir köşede yer alması çok doğru olurdu diye düşünüyoruz.

BOŞNAKYA

Boşnakya Filibeli Han'ın yan sokağa açılan çıkışında sevimli olduğu kadar lezzetli ürünler sunan "Boşnakya" isimli bir mekan var. Kıymalı Boşnak böreği, peynirli, patatesli ve patlıcanlı börekler, yaprak sarma ve haşhaşlı börek gibi lezzetlerin ağız sulandırdığı mekanda demli bir çay veya reyhan şerbeti yanında poğaçalar ve harika tatlılar deneyebilirsiniz.Antakya'nın çıtır kabak ve kömbesi, bougatsa Selanik tatlısı, medovik Rus pastası, triliçe tatlıları sizi bekliyor. Cuma günleri menüye mantı da ekleniyor. Boşnakya'ya uğramayı ihmal etmeyin.