KASIM2016 Yayın Kurulu
Sen De Çık Gel!
İzmir’deki ilk ve en kapsamlı tasarım etkinliği olan “İyi Tasarım İzmir” 17-19 Kasım tarihleri arasında şehri tasarımla hareketlendirecek. Tasarımla ilgili sektörleri, üniversiteleri, sivil toplum kuruluşlarını, tasarımcı ve sanatçıları biraraya getiren organizasyon sayesinde şehrin tasarım çıktı’larını görme şansına sahip olacağız. Daha önemlisi tasarım kenti olma yolunda kendine vizyon çizen İzmir, tasarım kültürünü tartışmaya açarak, şehrin rekabet gücünü arttırmaya hazırlanıyor. Peki, şehrinin tasarımla ilgili bu en büyük etkinliğine katılmaya ne dersin? Etkinliğin manifestosunda da “Sen De Çık Gel” diyor zaten. İzmir bir tasarım kenti olacaksa buna sen de şahit olmalısın. Üstelik İyi Tasarım İzmir (Good Design İzmir), İstanbul Tasarım Bienali ya da Design Week ile rekabet edebilecek düzeyde bir konumlandırma ile yola çıkıyor. Köy keşiflerimiz sürüyor... İlk durağımız Aydın Umurlu’ya bağlı Kuyucular Köyü. 7 yıl önce köye yerleşen heykel sanatçısı Maksut Kesici ile sadece Kuyucular değil, Madran Dağı’nın eteklerine kurulu ve sadece 8 hanenin kaldığı Yağcılar Köyü’ne de gittik. Yılkı atları, kanyonu, mağaraları, göletleri, seyir alanları, köyleri derken gez gez bitmeyen bir yer Spil. Uzun süredir gitmediyseniz pek çok değişimin olduğunu söylemeliyiz. Kasım ayında yılbaşı planı yapılır mı demeyin. Yeni yıl planları yapmaya başlayanlar için harika bir önerimiz var. İskoçya’nın başkenti Edinburgh’da düzenlenen Hogmanay Festivali ile unutulmaz bir yılbaşı geçirebilirsiniz. Hazırlıklara şimdiden başlamakta fayda var. Sokak keşiflerinde bu ay rotamızı Buca’ya çeviriyoruz. Öğretmenevleri Sokağı’nda villadan evrilen kafeleriyle huzurlu bir gün geçirmek ister misiniz? Grafiti değil, Grafiti Sanatı! Grafiti sanatçısı Erdem Aylı İzmir’in birçok yerinde hatta sadece İzmir de değil, ülkenin birçok yerinde grafiti yapıyor. Şehri güzelleştirmek adına, İzmir’i kapsayacak grafiti sanatı projesi için de sponsor arıyor. Gezginler… Onların hayatını ilgiyle izliyoruz, çünkü renkli hikayeler çıkıyor. Bu ay Kerimcan Akduman ile konuştuk… İzmir’den tüketim kültürüne bir dur sesi yükseliyor. Yavaş Yaşamı Destekleme Derneği hayatı daha yaşanılır kılabilmek için seni de çağırıyor. Yarımada Rotaları’nda bu ay Urla Zeytin Parkuru Rotası’na göz atıyoruz. Zeytinin bu topraklardaki hikayesine tanık olmak için bu rotayı bir gün mutlaka katetmelisiniz. Gültekin Çizgen, Türk Fotoğraf Sanatı dendiğinde akla gelebilecek ilk isimlerden… Sanatçının 58. yılı onuruna Gültekin Çizgen Retrospektif Sergileri İstanbul Fotoğraf Müzesi’nin tüm salonlarında açıldı. Bir ömre neler sığabilir dersiniz? İZDOF Gezginleri’nde, asırlık bir hikayenin kahramanı Sagalassos var. Çağdaş sanatın çarpıcı ismi Ali Cabbar’ın yeni sergisi ’Tipsiz’, Temmuz’daki başarısız darbe girişiminin ardından Türkiye’nin demokratik yapısına bakışımızı siyasi partilerin amblem ve afişleri ile bambaşka bir alan üzerinden kuruyor. Yolunuz İstanbul’a düşerse mutlaka uğramalısınız. Batı Anadolu Grubu İcra Kurulu Üyesi Feyyaz Ünal ile kente ve ekonomiye dair konuşurken yeniden şehre değer katanların hikâyesine tanık oluyoruz. İzmir’de ’FuckUp Nights’ adında bir etkinlik düzenleniyor. Türkçe’ye ’İş Batırdım Geceleri’ olarak tercüme edilen bu etkinlikte adı üstünde insanlar nasıl iş batıklarını anlatıyor. Yazar söyleşilerinde bu ay konuğumuz Bülent Çallı. Çallı ile ilk romanı Simsiyah üzerine konuştuk. Av yasağının kalkmasıyla tezgâhlar şenlendi. Bu yıl balık bol, herkesin yüzü gülüyor. Havra Sokağı’nın en eskilerinden Balıkçı Asker ile konuştuk. Söylediklerine bakılırsa sofralarda uzun süre taze balık olacak. Malum kent hareketlendi. Bu ay pek çok etkinlik var. Sinemadan tiyatroya, konserden sergilere şehrin nabzını tuttuk. Sözün kısası bu ay şehrin sokaklarındayız. Keyifle okumanız dileğiyle…
E-DERGİ İzmir Life şimdi internette.
Tıklayın, okuyun...
Eylül/Ekim 2025 sayısında neler vardı göz atın!
AYIN MEKANLARI GÜL KEBAP

İşte istisna mekânlardan biridir Gül Kebap... Kuruluş tarihi 1949. Gül Kebap’ın özelliği sadece “iyi köfte” yapıyor olması değil. Gül Kebap yetmiş altı yıldır aynı yerde ve dördüncü kuşağın yönetiminde. “Sefer tası” misali üç katlı daracık mekânında müdavimlerinin vazgeçemediği adres. Hayranlık uyandıracak bir çaba değil midir bu? İşini, kalitesini koruyarak yapan tam bir aile işletmesi… Kurucu Mehmet Ali Gülgeze, Girit’in üçüncü büyük şehri Resmo’dan İzmir’e göçle gelmiş. Çanakkale’de savaşmış. Bayrağı, ikinci kuşak oğulları Mustafa ve Muhsin Gülgeze devralmış… Ardından torun Hüsnü Gülgeze. Ve bugün dördüncü kuşak Hüsnü’nün oğlu Burak Muhsin işin başında. “Bir Kemeraltı klasiği” olarak Gül Kebap, esnaf lokantası köfteciliğini ilk günden bugüne değişmeyen formül ve sunum geleneğiyle tavizsiz sürdürüyor.

FİLİBELİ HAN

Filibeli Han Eski İzmirlilerin hatıralarındaki Şükran Oteli, özenli bir yenileme süreci sonrasında sahiplerinin soyadını alan "Filibeli Han" Kemeraltı Çarşısı'nın yeni cazibe merkezi olarak hizmete açıldı. Günümüz ihtiyaçlarına uygun yiyecek içecek mekanlarının yer aldığı Filibeli Han'ın üst katı da keşke çeşitli el sanatları üretiminin yapıldığı atölyelere açılsa... Bizim dikkatimizden kaçmış olabilir ama binanın kısa bir tarihinin yabancı dilleri de kapsayacak şekilde bir köşede yer alması çok doğru olurdu diye düşünüyoruz.

BOŞNAKYA

Boşnakya Filibeli Han'ın yan sokağa açılan çıkışında sevimli olduğu kadar lezzetli ürünler sunan "Boşnakya" isimli bir mekan var. Kıymalı Boşnak böreği, peynirli, patatesli ve patlıcanlı börekler, yaprak sarma ve haşhaşlı börek gibi lezzetlerin ağız sulandırdığı mekanda demli bir çay veya reyhan şerbeti yanında poğaçalar ve harika tatlılar deneyebilirsiniz.Antakya'nın çıtır kabak ve kömbesi, bougatsa Selanik tatlısı, medovik Rus pastası, triliçe tatlıları sizi bekliyor. Cuma günleri menüye mantı da ekleniyor. Boşnakya'ya uğramayı ihmal etmeyin.