TEMMUZAGUSTOS2025
Ayse Perin (Tatari)
İzmir şarkıları
İzmir şarkıları
Uluslararası İzmir festivali devam etmekteyken, aklıma takılan başlık İzmir şarkıları oldu...Bir İzmirli olarak sevdiğim ve ait olduğum kentin kimliği konusunda bir hayli dertliyim. İzmir’e ait ve kenti betimleyen özelliklerin her birine muhtacız diye düşünürüm. Mamafih bu dert sadece bana ait değil; İzmir’in marka kent olma çabaları başlığında yıllardır bir arayış var.
19 Haziran Perşembe akşamı AASSM büyük salonunda Ege Üniversitesi Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı Klasik Türk Müziği Korosu “Söz ve Sazda İzmir” Konseri ile sahne aldı. Şef ve Genel Sanat Yönetmeni Halil İbrahim Yüksel ve gecede emeği geçen müzisyenler dinleyicilere mutlu ve huzurlu saatler yaşattılar. Hafızamızda yer etmiş olan; İzmirli bestecilerin İzmir için bestelediği şarkılar ile unutulan kent kimliğine bir nebze de olsa bir hatırlatma müzik ile yapılmış oldu. Küçük bir dokunuş bile İzmirli olma bilincini uyandırdı.
İzmir şarkılarının yanı sıra, İzmir evleri İzmir mimarlığı, İzmir yemekleri diyebilsek...Çocukluğumuzdaki İzmir evlerinin bahçelerindeki yaseminler, karanfiller, gülleri hatırlayabilsek. O gece şarkılar, tatlı bir imbat esintisi gibi ruhuma dokundular... Beste ve güftesi Yusuf Nalkesen’e ait olan “Körfezde Akşam”... Necip Mirkelamoğlu’nun “Şu Güzeller Güzeli Yar Gibi Geldi Bana” ve İzmirli bestekarlardan daha pek çok şarkı tambur, ney, klasik kemençe, ud, kanun, keman, piyano, viyolonsel, vurmalı sazlar eşliğinde kadın ve erkek hanendelerin sesleri ile birleşerek beni İzmir ile tanıştırdı yeniden.
Dönelim 38. Festivalin açılış gecesine; 3 Haziran Salı akşamında AASSM büyük salonda, İzmirli keman sanatçısı Tuncay Yılmaz (devlet solist sanatçısı Andre Gertler keman ekolünün günümüz temsilcilerinden) ve değerli piyanist Emre Elivar (genç yaşlarından itibaren katıldığı yarışmalarda kazandığı ödüllerle yeteneğini kanıtlayan), bu iki değerli sanatçı Bach, Strauss, Kreisler'in eserlerini başarılı yorumları ile izleyicilerle buluşturdular.
4 Haziran Çarşamba akşamında, İzmir Devlet Tiyatrosu Konak Sahnesi’nde "Yalancının Resmi" adlı oyunun prömiyeri oyuncuların başarılı performansları ile sahnelendi. (Yazar Memet Baydur, rejisör Serkan Budak, oyuncular Fatih Özyiğit, Güldeniz Türküstün ve arka plandaki müzik gurubu canlı performansları)
17 Haziran Salı akşamında AASSM büyük salonda sahne alan ve Festivalin unutulmazları arasında iz bırakan Geneva Camerata-Revolta çok sayıda aldığı ödülleri hak ettiğini kanıtladı. Müzik, dans, tiyatro ve sirki bir araya getiren, alışılmadık çok disiplinli gösterileriyle klasikten caza, barok, çağdaş, rock, elektro ve dünya müziğine kadar farklı müzik dünyaları arasında şaşırtıcı karşılaşmalar yarattı. Orkestra müzisyenleri ve dört hip hop dansçısı ile birlikte aynı anda dans ederek ezbere çaldıkları performansta hoşgörü, cesaret ve özgürlük gibi güncel toplumsal temalar ele alındı. Müzik Dmitri Shostakovich senfoni no.5, Reminör, op.47...
Danslar hip hop ve krump.
İzmir Gündoğdu Meydanı’nda gün batımında Avusturyalı Duo Minerva; klasik müzik, dünya müziği, caz ve avangardı harmanlayarak; Nino Rota, Kurt Weill, Gustav Mahler, Gershwin...Gibi bestecilerin eserlerinden seçkilere yeni bir yorum getirdiler.
Saido Lehlouh (koreograf) Hip-Hop Atölyesi (İKSEV Dans Stüdyosunda yapıldı) ve Gösterisi Gündoğdu meydanında halka açık bir performans olarak icra edildi.
12 Haziran Perşembe akşamında sanat yönetmeni koreograf, dansçı Ceyda Tanç liderliğindeki şirketin atletik çağdaş dans çalışmalarını izledik... Geleneksel Türk Halk danslarından etkilenen ve tamamen kadınlardan oluşan bir kadro ile büyüleyici formlar ve güçlü feminist çalışmalar... Doğu ve batı sentezini harmanlayan performans dansı oldukça etkileyiciydi.
Türkiye -Polonya Dostluk Konseri ... 24 Haziran Salı akşamı AASSM büyük salonda, Soprano, keman ve piyano üçlüsünün varyasyonları ile programlanan konser etkileyiciydi. Konserin en ilginç bölümü piyanist (sanat yönetmeni, şef, besteci) Rafal Kloczko ile soprano Elzbietia Lesniak’ın birlikte icra ettikleri Cemal Reşit Rey’in 1925 yılında bestelediği 12 Anadolu Türküsü idi. Bu eserin önemi, bize has Türk müziğinin, oyun havalarının, çok sesliliğe girmesi için atılan ilk adım olmasıdır.
7 Temmuz akşamında Efes- Celsus Kütüphanesinde Trio Lyrical; Donizetti, Verdi, Puccini operalarından sevilen aryalarını seslendirecek.
12 Temmuz İzmir Tarihi Agora’da “ The Easy-Riders of Viennese Classic” Ensemble 4.1 Piano Windtet ...Dört nefesli solist (klarnet,obua,fagot,korno) ve bir piyanistten oluşan grubun sıra dışı performansları ile bir festival daha sona ermiş olacak.
Uluslararası İzmir Festivali 38 yıldan bu yana İzmir’in kültür ve sanat hayatına yeni pencereler açmaya devam ediyor.