EKIM2018 Gülhan Berkman Yakar
Ertelemek
ERTELEMEK Geçtiğimiz ay gerçekleştirdiğim bir atölyede “ Ertelemek ” üzerine çalıştık. Aynı dertten mustarip bir grup ile çok keyifli ve aynı zamanda verimli bir çalışma gerçekleştirdik. Çoğu kişi küçük ya da büyük olsun pek çok işini erteler; okunmayı bekleyen kitaplar, cevaplanması gereken mailler, ödenmesi gereken faturalar, alınması gereken belgeler ve pek çok iş… Hepsi dağ gibi birikir sonra da üstesinden gelinemez hale dönüşüverir. Ertelemenin bir alışkanlığa dönüştüğü durumla ilgili şöyle basit bir tanım var: “Belli bir anda yapıyor olmak gereken şeyi yapmak yerine; daha çok keyif alınan, ya da daha iyi hissettiren şeyler yaparak, asıl yapılması gereken şeyi erteleme davranışıdır.” Sebebinin farkında olarak veya olmayarak bir şeyleri erteler misiniz? O zaman siz de birlikte çalıştığımız arkadaşlar gibi, konunun uzmanı sayılabilirsiniz. Atölye çalışmalarının güzelliği de burada aslında, öncelikle katılımcılarımızın bilgeliğinden yararlanıyoruz ve ortaya koyduğumuz problem ile ilgili sorularımız, böylece en yetkin kişiler tarafından yanıtlanmış oluyor. Atölye çalışmasında konunun uzmanlarına “Neden erteliyoruz?” Sorusunu sorunca, herkesin fikir birliğine vardığı bakın, ne çok sebep ortaya çıktı; “ Zamanın hızını algılayamamak, zamanı yönetememek, doğru zamanı beklemek, mükemmeliyetçilik, rahatlık, mecburiyetler, motivasyon eksikliği, atalet, nasıl başlayacağını bilememek, aykırılık, ait hissetmemek, inatçılık, yapılan işe inanmamak, değer vermemek ve önemsememek, saygı eksikliği, özgüvensizlik, ekonomik nedenler, başkasına kıyamamak, şüphelerin olması, endişe duymak, çeşitli korkular, başkasına kıyamamak, kaybetmekten veya başarısızlıktan korkmak, belirsizlikler, bağımlılıklar, çelişkiler, sıkışmaktan heyecan duyup keyif almak, anlam eksikliği, son günü beklemek ve stres enerjisini kullanmak, sevmemek ve isteksiz olmak, aslında o işi yapmak istememek ve bahane üretmek, kötü anılar ve farkındalık eksikliği…” Ortaya çıkan nedenlere şöyle bir bakınca ne çok haklı gerekçemiz var ertelemek için öyle değil mi? Peki biz tüm bunların üstesinden nasıl geleceğiz? Atölyedeki çalışmadan sonra diyebilirim ki; herkesin kendine özgü nedenleri var ve onlara özgü de çözüm yolları üretmesi gerekiyor. Bununla birlikte, tüm katılımcıların onayladığı en belirgin sebep zamanı yönetmek ile ilgiliydi. Bir işi yapmak için yetersiz zaman olduğu halde kişi bunu algılayamıyorsa o işi erteliyor. Zamanın farkında olmakla ilgili bir problem varsa da “planlama yapmak” bizi kurtarabilir. Ama, bir işi yapmak istemediğimiz için erteliyorsak ve bu konuda sorumluluğu da üzerimize almıyorsak, zamanı planlamak da yeterli gelmeyecektir. Yine de “plan”, yapmak zorunda olduğumuza inandığımız işleri zamanında gerçekleştirmemize yardımcı olacaktır. Planlama nasıl yapılır? Diye merak ediyorsanız benim uyguladığım ve çok yararlandığım bir sistemi size tavsiye ederim : - Öncelikle yapılacaklar listesi oluşturulur. Böylece önemli işleri unutulmaz. - İşler arasında kendinize göre öncelik sırası belirlenir ve bu sıralamada yapmaya yukarıdaki maddelerden başlanır. - Zaman kısıtlaması olan hedefler koymak gerekir çünkü böylece işleri ertelemek için vakit kalmaz. - Adım adım, gerekirse söz konusu iş de parçalara ayrılarak ilerlenir. (Ben işler bittikçe listeyi çizerim çünkü bitirme ve listede üzerini çizme işlemi büyük bir rahatlık ve mutluluk veriyor.) - İçinde bulunduğunuz anda, sadece o an yaptığınız işe odaklanırsınız ve böylece her şey sandığınızdan daha hızlı ve kolay ilerler. Yapılması gereken işi sıkıcı bulduğumuz için de ertelediğimiz bir gerçek öyle durumlarda da genellikle kendime şöyle bir soru sorarım: -Bu işi yapmazsam ne tip olumsuz sonuçlar ortaya çıkar? Çoğu zaman bu sonuçları hayal etmek bile harekete geçmeme neden olur. Bir işi keyif almadan yapıp tamamladığımda ise, kendimi ödüllendirmeyi de ihmal etmem doğrusu, en azından bir “aferin Gülhan” derim ve bunu size de tavsiye ederim. Başlamanız veya bitirmeniz gereken pek çok şey önünüzde yığıldıkça işlerin daha da zorlaştığına göre; faydalı tavsiyeleri uygulamanın yanı sıra “ertelemek” sizde kökleşmiş ve üstesinden gelemeyeceğiniz bir hale gelmişse hiç olmazsa bir uzmandan yardım almayı ertelemeyin derim. Sevgiyle